ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Mamdani ve Amerikan Siyaseti

ABD'nin politik sahnesinde son yıllarda beliren en dikkat çekici dalgalardan biri, Mamdani'nin zaferi.

ABD siyasi haritasındaki değişimi işaret eden bu zafer, tek bir seçim bölgesinin hikayesi değil; ABD siyasal sosyolojisinin, yeniden örülme talebi. Çünkü, Filistin dayanışmasını merkeze alan genç- ilerici siyasetçilerin, özellikle, New York - Michigan gibi, nüfus- kimlik dokusu farklılaşmış bölgelerde güç kazanması, ABD siyasetinde bambaşka bir değişime işaret ediyor. Yani, Mamdani'nin zaferi sadece yerel bir seçim sonucu ya da bir sol kanat aktivizminin türevi değil. Bu sonuç, ABD siyasetinde, güç koridorlarının yeniden çizilmek istendiği bir dönemi, bu dönemde de Mamdani'nin bir 'mikro model' olduğunu gösteriyor. Yani, New York'tan yükselen bu güçlü sinyal, göçmen toplulukların ABD siyasetinde özneleştiğini, sol koalisyonun kendi kimlik, sınıf ve asıl: adalet taleplerini yeniden formüle etttiğini, ABD'de "ulus-devlet merkezli dış politika söyleminin" toplumsal tabanda çözülmeye başladığını gösteriyor.

Neden mi? Çünkü, bugün Washington'da Filistin artık sadece dış politika tartışması değil; ABD'nin de ne olduğuna dair ontolojik bir soru. Bu tartışma merkezinden sukça sporulan sorular şöyle; ABD'nin küresel hegemon iddiası sürdürülebilir mi?/ ''Demokrasi ihracı" söylemi Gazze görüntüleriyle çeliştikçe meşruiyet neye dayanacak? / "Batı değerleri" küresel güneyde artık kimin değerleri? Mamdani'nin yükselişi, işte bu sorulara toplumsal tabandan gelen bir meydan okuma anlamı taşıyor.

Öte yandan Amerikan ana akım medyasının Mamdani'yi ele alış biçimi, ABD'deki 2 büyük hegemonik çerçevenin çatışmasını açığa çıkarıyor:

1-Liberal merkez medya (NYT, MSNBC) Mamdani'yi, "genç, enerjik, ancak politik gerçeklerden uzak" bir profil olarak sunuyor. Buradaki mesaj açık: Filistin'e destek moral bir tavır olabilir, ama "devlet aklının" gerekleri bambaşkadır.

2-Sağ medya (Fox, NY Post) ise Mamdani'yi, "radikal solcu, Hamas'ı meşrulaştıran tehdit" olarak etiketliyor. Burada ise korku siyaseti devreye giriyor: Mamdani, "Amerikan değerlerine yönelik ideolojik bir sızma" şeklinde kodlanıyor.

Bu 2 hegomonik çerçevenin- kalıbın ortak paydası ise, Filistin yanlısı söylemin, Washington'u zorladığı gerçeği.

Lobiler ve ABD güç denklemi

ABD'de İsrail yanlısı lobi (AIPAC) uzun yıllardır iki partiyi de etkileyen istikrarlı bir güç odağıydı. Ancak özellikle son yıllarda, Demokrat Parti'nin genç tabanı, dahası Arap- Güney Asya ve Afro-Amerikan diaspora ağlarının siyasete eklemlenmesi, kampüs hareketlerinin yükselişi AIPAC'ın reflekslerini tetiklemiş görünüyor. Mamdani gibi isimlerin önünü kesmek için düzenledikleri, medya kampanyaları, rekor dış fonlamalar, parti içi delegasyon baskıları bu durumu net gösteriyor.

Peki, Trump neden Mamdani'ye karşı? Uzmanlara göre, Trump'ın tepkisi ideolojik değil, politik jeopolitik ve iç siyaset stratejisi temelli. Şöyle diyorlar;

1-Evangelist tabanı İsrail'i teolojik bir görev olarak destekliyor.

2-Trump, "Filistin'e destek" söylemini Demokrat Parti'nin bölünme ve kriz alanı olarak büyütmek istiyor.

3-Mamdani gibi figürler, ABD'nin Ortadoğu'daki tek taraflı İsrail merkezli politika çizgisine alternatif bir vizyon sunarak, Washington'ın Soğuk Savaş sonrası doktrin altyapısına meydan okuyor.

Uzmanlara göre, işte bu nedenlerle Mamdani, Trump için sadece bir politik rakip değil; ABD'nin kurulu dış politika aksının, ileride çatlama ihtimalinin sembolü.

Toparlarsak, Zohran Mamdani'nin hikayesi, belki bugün ABD'de bir alt komite kararını değiştirmez. Ama yeni siyasi akışkanlıkları, yeni nesil siyasetçilerin bilinç haritasını ve ABD'nin küresel rolünün geleceğine dair tartışmaları etkileyebilir. Düşünsenize, bir zamanlar dış politika, başkent koridorlarında yazılırdı. Bugün, Queens sokaklarından yazılıyor. Ve bu kez kalem Filistin'in de hafızasını tutuyor. Bu az bir şey değil.


Yazarın diğer yazıları