Tesadüf mü?
İspanya'dan dün gelen haber halkı yine endişeye sürükledi.
Ülkedeki 5 büyük mobil şebeke çöktü.
İnternet ve telefon hizmetleri kullanılamadı.
Hatta sabit hatlar bile felç oldu.
İspanyol yetkililer durumu toparlayabilmek için hayli ter döktü.
Neyse ki sorun büyük ölçüde giderildi ama akıllarda bazı soru işaretleri de kaldı.
Anlaşılan o ki sorunun temelinde altyapı sağlayıcı Telefonica şirketi var.
Buralarda adı pek bilinmez ama dünya devidir.
İspanya ve Latin Amerika'nın en büyüğüdür.
Dünyada dördüncüdür.
1997'de özelleştirilmişti.
İddiaya göre sorun, Telefonica'nın büyük sistem güncellemesi sırasında yaşandı.
Olay hakkında teknik inceleme başlatıldı.
Ama bu büyük şokun sebebinin siber saldırı olabileceği yönünde de ciddi iddialar var.
Hatta o kadar ciddi ki bir yüksek mahkeme yargıcı soruşturma açılması talimatını bile verdi.
Aslında mesele normalde belki de bu kadar büyütülmezdi.
Tabii aynı ülkede yaklaşık bir ay önce de hayatı felç eden geniş kapsamlı elektrik kesintileri yaşanmamış olsaydı.
O zaman da siber saldırı endişeleri doğmuş, hükümet reddetmişti ama şüpheye düşenleri ikna edememişlerdi.
İspanya dünyanın en büyük ekonomilerinden biri.
Refah içindeki Batı Avrupa devletleri arasında.
Haliyle böyle büyük sorunlar yaşanması pek olası değil.
Durum böyle olunca neden insan "İspanya'da bunlar yaşanıyor?" diye sormadan edemiyor.
Elbette bunlar açıklamalarla dile getirilmeden teyit etmek mümkün değil ama ister istemez insanın aklına İsrail geliyor.
İspanya, Avrupa'da İsrail'in Gazze'deki katliamlarına karşı en sert tepkiyi gösteren hükümete sahip.
Türkiye gibi onlar da İsrail ile ticareti kesti.
Başbakan Pedro Sanchez, İsrail'in dolaylı yoldan yaptığı tüm baskılara rağmen İsrail'e karşı durmaktan geri adım atmıyor.
Aynı İspanya Uluslararası Adalet Divanı'nda da İsrail'e karşı açılan soykırım davasına resmen müdahil olma talebinde bulunmuştu.
Son olarak da İsrail'in spor müsabakaları ve Eurovision dâhil uluslararası yarışmalardan men edilmesini talep etmişti.
Hatta son Eurovision'da İsrail'e giden halk oylarının incelenmesini istemişti.
İspanya'nın NATO ve AB ülkesi olduğunu da hatırlatmak lazım.
Bu yönüyle söylem ve eylemlerinde batı cephesinin bir temsilcisi olarak farklı bir güce ve etkiye sahip.
Şahsen İsrail'in kenarda oturup bütün bunları sineye çekmeye razı olacağını düşünmüyorum
Üstelik katliamlar ve bombalamaların yanında, siber saldırılar ve toplu suikast operasyonlarında hayli mahir bir ülkeden bahsediyoruz.
Lübnan'da Hizbullah'ın en üst düzey isimleri dâhil yüzlerce üyesini çağrı cihazları ve telsizlere yerleştirilin uzaktan bir kodla aktive edilen patlayıcılarla nasıl öldürdüğünü dünya unutmadı.
Haziran 2010'da varlığı ortaya çıkan Stuxnet virüsü de İran'a karşı atılan çok sinsice bir hamleydi.
Natanz ve Buşehr nükleer tesislerinde santrifüj sıcaklığını takip eden bilgisayarların işlevini aksatmıştı.
Küçük bir hamleyle İran'ın nükleer programını 6 ay geriye atmıştı.
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Daha önce de vurguladığım gibi elbette İspanya'da yaşanan son sıkıntının ardından İsrail'in olduğunu net olarak söyleyebilecek durumda değiliz.
Ama bunun İsrail'den gönderilen bir mesaj olmadığını da söyleyebilir miyiz?
Sizce tüm bunlardan sonra yaşananlar gerçekten de tesadüf olabilir mi?
Yazarın diğer yazıları

Galatasaray Yenikapı şampiyonluk kutlaması ne zaman, saat kaçta yapılacak?

Cihantimur soruşturmasına “para” girdi, Aci'nin eşi şikayetini geri çekti! Babadan sert tepki

İBB süreci yönetemedi: Toplu taşımada kriz! Kontak kapatıyorlar

Zirve temasında ortak mesaj: Dostluk ve iş birliği
