ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Nikol'e sahip çıkın

Nikol derken...

Nikol Paşinyan.

Ermenistan Başbakanı olan...

Uzun zamandır çok ciddi bir mücadele içinde.

Ve görünen o ki o mücadele sonunda ya adını ülke tarihine altın harflerle yazdıracak, ya da siyasi hayatı hapiste son bulacak.

İkinci Karabağ Savaşı'nda Ermenistan'ın başında o vardı.

Aslında iktidara geldiğinde, ülkenin sıkışmışlıktan kurtulup artık refaha kavuşmasını isteyenlerin sesi, iradesi olmuştu.

Bir şekilde işgal ettikleri Karabağ'ı Azerbaycan'ın geri alması da ona denk geldi.

O sırada "Rusya'nın NATO'su" diye anılan Kollektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nü savaşa dâhil etmek için çok uğraştı ama olmadı.

Tahmin ediyorum ki Karabağ'ı kaybetmiş olmanın kendi ülkesi için hayırlı bir gelişme olduğunu da içten içe düşünüyor.

Çünkü gerçekten yapmak istediklerinin önünde engeldi.

Savaş bitti, yeniden seçim oldu.

Karabağ'ı kaybetmiş olmasına rağmen sandıktan yine o çıktı.

Çünkü vaatleri sokakta çoğunlukta karşılık buluyordu.

Her ne kadar az farkla olsa da...

Onu yenilgiye rağmen tekrar iktidara taşıyanlar artık bölgeyle bütünleşmiş, hızla refaha yol alan bir ülkede yaşamak istiyor.

Paşinyan aslında oldukça mantıklı ve gerçekçi biri.

İçerideki ve diasporadaki nefretten nemalananlara karşı çok cesur adımlar atıp, kendisini ciddi anlamda riske atıyor.

Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son döneminde göreve başlama törenine katıldı.

Geçtiğimiz günlerde de Türkiye'ye geldi, Erdoğan'la görüştü.

İstanbul'da Ermeni toplumunun ileri gelenleriyle buluştu.

"Şimdi herkesin kafasında tek bir şey var: Vay, hedefleri Turan! Ne istiyorlar? Ermenistan topraklarından geçip gitmek mi? Geçip gitsinler, bunda ne kötülük var? Zaten biz teklif ediyoruz." dedi.

Çünkü Ermenistan'ı ulaşım hatlarının kavşak noktası yaparak kalkınmaya itici güç sağlamak istiyor.

Pragmatik açıdan da kendi adına çok mantıklı bir girişimde bulunuyor.

Paşinyan bununla da kalmadı.

Mesela bu yıl Azerbaycan'ın Kurban Bayramı'nı kutladı.

Azerbaycan'la kalıcı bir barış anlaşması istiyor.

Bunun için müzakereler yapıldı ve çok büyük yol alındı.

Sınır bölgesindeki bazı köyleri Azerbaycan'a geri verdi.

Azerbaycan, toprak iddiasının Ermenistan Anayasası'ndan kaldırılmasını istiyor.

Muhtemel ki 2027'de yapılacak referandumda bu da olacak.

Tabii Nikol Paşinyan görevde kalabilirse.

"Devlet armamızda Ağrı Dağı'nın (onların deyimiyle Ararat) ne işi var? Orası Türkiye'de" dedi.

Bunlar Ermenistan'da Türk nefreti adeta genlerine işlemiş çok geniş bir kesim için yenilir yutulur cinsten çıkışlar değil.

Öyle ki Paşinyan'a "Türk" diye sözde hakaret ediyorlar.

Hatta kilise sünnetli olduğunu bile iddia etti.

Paşinyan o din adamlarına aksini kolaylıkla ispat edebileceğini ve hazır olduğunu söylüyor ama haliyle yanaşmıyorlar.

Kılıçlar o derecede çekilmiş durumda.

Gelelim o başlığı ve tüm bunları neden yazdığıma...

Üç gün önce Erivan'dan bir haber geldi.

Yoğun gündemde çok yer bulamasa da önemli bir haberdi.

Ermeni güvenlik güçleri, Başbakan Paşinyan'a darbe planını engelledi.

14 kişi gözaltına alındı.

Üstelik aralarında ülkenin önde gelen din adamlarından bir Başpiskopos da var.

Yani durum çok ciddi.

Başta Ermenistan'ın, sonra da bölgenin huzur ve güvenliği için Paşinyan'ın başına bir şey gelmemesi lazım.

Çünkü muhtemelen ne bölgede bir daha böyle bir iklim yaşanabilir, ne Ermenistan'ın başına kolay kolay tekrar bu vizyonda bir lider gelir.


Yazarın diğer yazıları