“Yeni nesil dijital Soros” mu?
Suriye'de devrimin geleceği nasıl şekillenecek?
PKK/YPG terör örgütü öyle ya da böyle ortadan kalkacak. Herkes için iyi olan kolay yoldan mı, yoksa silahların konuşacağı zor yoldan mı?
Türkkiye'nin Suriye'nin yeni hükümetiyle atacağı ortaklık adımları ne olacak, bölgedeki dengeleri nasıl değiştirecek?
Türk bu süreçte Trump'ın ABD'sinin rolü ne olacak?
Trump yönetimi ve İsrail hükümeti, İran'ın etki gücünü kırmak için bu ülkeye ve özellikle nükleer tesislerine saldıracak mı?
Yakın geleceğe dair pek çok soru işareti var.
Trump şimdiden dost, düşman, müttefik birçok ülkenin canını sıkmaya, tartışmaların içine sokmaya başladı.
Buna karşılık Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan övgüyle bahsediyor.
Lakin daha önce niyetini beyan etmiş, Suriye'den askerlerini çekmek istediği ortaya çıkmıştı.
Şimdiyse bu konuda "Evet" ya da "Hayır" demiyor.
Sözün özü, gelecek aylar ve yıllarda dünyayı ve bölgemizi birçok bilinmez, birçok denge değişimi ve mücadele bekliyor.
Bunların bazıları savaşları bitirecek.
Tıpkı devrimle Suriye'deki iç savaşın sona ermesi gibi.
Her ne kadar Kiev durumdan hoşnut olmasa da Rusya-Ukrayna savaşı için de benzer bir beklenti var.
Hatta Gazze'de İsrail katliamlarıyla yaşanan acı durum için de...
Ancak Trump ve müstakbel yönetimi o konuda Hamas'a karşı oldukça tehditkâr.
Trump ve yönetimi demişken, aslında Trump seçimi Başkan Yardımcısı adayı J.D. Vance ile birlikte kazanmıştı.
Ama ne hikmetse yemin törenine 10 gün bile kalmamışken esamesi okunmuyor.
Sanki Başkan Yardımcısı Vance değil de Elon Musk olacak gibi bir tablo var.
Sürekli onun açıklamaları konuşuluyor.
Trump Grönland'a, Kanada'ya, Panama'ya, Meksika'ya kanca atarken Elon Musk işi büyütüp Avrupalı müttefiklerin seçimlerini, iç siyasi dengelerini hatta demokratik düzenlerini hedef alan, bunlara karışan bir tavır içinde.
Dahası Avrupa ülkelerinde aşırı sağcıların iktidarlarını güçlendirmesi ya da seçimleri kazanması için açıktan elini taşın altına koymaktan çekinmiyor.
Kendince verdiği bu mücadele aslında dolaylı yoldan Trump'ın da tutumu...
Musk bir yandan da Avrupa'da uzun yıllardır siyaseti ve toplumları şekillendiren "milyarder spekülatör" Soros'u hedef alıyor.
Ne de olsa Demokrat Partili Başkan Joe Biden'dan ödül almış bir isim.
Bir zamanlar hayırsever" olarak görünen ama daha sonra dünyanın dört bir yanında sağcı hükümetlerin düşman ilan ettiği bir "etki baronu."
Macar asıllı olmasına rağmen Macar hükümetinin de dışladığı bir figür.
Hatta iddia o ki Joe Biden'ı başkanlığa taşıyanlar da onlardı.
Yeniden Musk'a dönersek...
Görünen o ki Elon Musk, aslında var olmayan ve kendisi için oluşturulacak, bakanlık dengi olan Hükümet Verimliliği Departmanı'nın başkanlığıyla yetinmeyecek.
Yani ABD'nin kamu harcamalarında suyun başında olmak ona yetmeyecek.
Bana öyle geliyor ki daha büyük hedefleri var.
O hedef de Soros'un yerini almak olabilir.
Milliyetçilik ve zaman zaman aşırıya kaçan sağdan besleniyor.
Hatta onları besleyerek kendisinin ve Trump'ın kafasındaki Avrupa'yı oluşturmak için elindeki teknolojik ve dijital enstrümanları kullanıyor.
İngiliz Kralı'na parlamentoyu feshetmesini öneren, Almanya'da aşırı sağcı ve yabancı düşmanı AfD'nin ülke için en iyi seçenek olduğunu yüksek sesle söyleyen, hatta partinin liderini sahibi olduğu X platformunda canlı yayında ağırlamaktan çekinmeyen bir Elon Musk'tan bahsediyoruz.
Buna başka ülkeleri de eklemek mümkün.
Acaba farklı hedefler doğrultusunda aynı ama yöntemi modern tarzda olan bir "yeni nesil dijital Soros" mu geliyor?
Soros'un zamanında çeşitli STK'lar ve kurumlarla sokak olaylarını kışkırtıp "renkli devrimler"e yol açarken kullandığı "konvansiyonel" yöntemleri, Elon Musk dünyanın en popüler sosyal medya platformu X'i kullanarak, modern çağa uygun şekilde dijital yollarla mı yapmak istiyor?
Tabii her ikisinin de elinde devasa bir sermaye gücü olduğunu unutmamak lazım.
Musk'ın sonradan adını değiştirdiği Twitter'ı satın alırken ödediği inanılmaz fiyatın çok eleştiri aldığını, tartışıldığını ve anlam verilemediğini hatırlıyorum.
Bugünlerden o günlere bakıncaysa insan "Demek ki bir sebebi varmış" diyor.
Acaba Trump-Musk ikilisi ABD'nin sınırlarını aşıp ülkenin o meşhur "müesses nizam"ı ya da derin devletiyle hesaplaşmayı küresel hale mi getiriyor?
Yazarın diğer yazıları

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret eden kadına gereği yapıldı: Adresinde yakalandı

Kızılcık Şerbeti'ne bir yeni isim daha! Önce Hamdi Alkan, şimdi ise…

Bakan Tunç'tan İmamoğlu'nun 'hakaret' davasına ilişkin açıklama: Herkes hukuka saygı duyacak

Oğuzhan Uğur'un 6 Şubat depremlerindeki algı çalışması: Canlı yayında çarpıcı yorum
