Onları unutmayın
Hale Nassar...
Gazze'de, İsrail bombardımanında şehit edilen 15 binden fazla çocuktan sadece biri.
Soykırımın son kurbanlarından.
Secde halinde, başında örtüsü ve önünde açık mushafla enkaz altında bulundu.
Önünde Yusuf suresi vardı.
15. ayetinde "Onlara bu yaptıklarını elbet bir gün anlatacaksın" diyor.
Onlar bedellerini canlarıyla ödeyerek anlatıyorlar.
Bizim de elimizden gelen her şekilde anlatmak boynumuzun borcu.
Gazze Şeridi 600 günden uzun süredir bombalar ve zulüm altında inliyor.
53 binden fazla insan İsrail bombalarıyla can verdi.
Bu bayramı da soykırımın gölgesinde geçiriyorlar.
İnsanlar bayram sevinci yerine hayatta kalma endişesi yaşıyor.
Çocuklar gökyüzüne baktı mı bulutlar, kuşlar, uçurtmalar aramalı gözleri.
Nereden gelip ölüm yağdıracağı belli olmayan bombalar, savaş uçakları değil.
Onlar için hayatta kalmak, nefes almak başlı başına bir lüks bu günlerde.
Böyle olmamalı...
İsrail'in bu gözü dönmüşlüğüne dünya bir "dur" demeli.
Son dönemde özellikle batılı ülkelerde tepkiler iyice artıyor ama nafile.
BM Güvenlik Konseyi'nde İsrail'in saldırılara son verip insani yardımları engellememesi için bir karar tasarısı sunuldu.
Tasarıyı sunanlar Konsey'in 10 geçici üyesiydi.
BM Güvelik Konseyi uluslararası toplumun yürütme organı konumunda.
Belirli aralıklarla değişen 10 geçici üyenin yanında 5 daimi üye bulunuyor.
ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa...
Biri hariç hepsi tasarıya "evet" dedi.
Tek "hayır" diyen kimdi dersiniz?
Aslında cevap şaşırtıcı değil.
Tabii ki İsrail'in en büyük destekçisi ABD...
O ABD ki, eski dışişleri bakanlığı sözcüsü Matthew Miller bile "İsrail'in savaş suçu işlediği şüphe götürmez ama kürsüdeyken bunu söyleyemezdim çünkü ülkenin resmi tutumu bu değil" diyor.
Yani göz göre göre, her şeyin farkında olarak soykırıma destek oluyorlar.
Bu Biden döneminde de böyleydi, Trump döneminde de böyle.
Tek fark yöntem ve söylem.
Ana politika olan İsrail'e güçlü destekte değişiklik yok.
Trump son dönemde Ortadoğu politikalarında İsrail hükümetini bir kenara atmış gibi görünse de sizi yanıltmasın.
Onun derdi Netanyahu'yla.
İsrail'le değil.
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde çalışır tek bir hastane kalmamış.
İşgal güçleri halkın evlerine dönmesine izin vermiyor.
Açlığı silah olarak kullanıyorlar.
Yardımları da kendi tekellerinde toplayın bölgeyi gettolaştırmak için fırsata dönüştürüyorlar.
Bir de o yardım dağıtım merkezlerine gidenlere her gün ateş açıyorlar.
Gazze her gün yavaş yavaş yok oluyor.
Bu bayramda da sonrasında da onları unutmayın.
Asıl o zaman ölürler.
Yazarın diğer yazıları

Mardin'de silahlı çatışma: 1 ölü ve 10'u aşkın yaralı

Diyarbakır'daki yangın faciasına ilişkin yeni gelişme: 2 kişiye tutuklama

Gazze'de yardım tuzağı: İşgalci İsrail 125 kişiyi katletti

İşgalci İsrail 12 Filistinli esiri bıraktı: Durumları iyi değil
