ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Floransa Üniversitesi'nden yeni ağrı kesici bulgusu: iltihabı engellemeden ağrıya çözüm

Onur Bal - | Son Güncelleme Tarihi:
Floransa Üniversitesi'nden yeni ağrı kesici bulgusu: iltihabı engellemeden ağrıya çözüm

Floransa Üniversitesi'nde yürütülen yeni bir araştırma, ağrı kesici ilaçların iltihaplanmayı baskılamadan da etkili olabileceğini ortaya koydu. Bu gelişme, mevcut ağrı kesicilerin yan etkilerini azaltma potansiyeliyle dikkat çekiyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Floransa Üniversitesi'nde gerçekleştirilen ve bilim dünyasında büyük yankı uyandıran bir çalışma, ağrı kesici ilaçların işleyişine dair önemli bir yeniliği gözler önüne serdi. Araştırmada, mevcut ağrı kesicilerin aksine, iltihabı engellemeden yalnızca ağrıya odaklanan yeni bir yaklaşımın mümkün olabileceği gösterildi. Bu bulgu, özellikle yaygın olarak kullanılan steroid olmayan anti-inflamatuar ilaçların (NSAID) yol açtığı yan etkilerin önüne geçilmesi açısından umut vadediyor. İtalya'da yürütülen bu çalışma, hem fare modelleri hem de laboratuvar ortamında yetiştirilen insan hücreleri üzerinde gerçekleştirildi. Araştırmacılar, prostaglandin adı verilen ve vücutta ağrı ile iltihaplanmayı tetikleyen kimyasalların etkilerini detaylı biçimde inceledi.

Mevcut ağrı kesiciler ve yan etkileri

Günümüzde yaygın olarak reçete edilen ağrı kesiciler, özellikle NSAID grubu ilaçlar, ağrıyı ve iltihabı aynı anda baskılayarak etki gösteriyor. Bu ilaçlar, prostaglandinlerin üretimini engelleyerek bağışıklık sisteminin verdiği tepkiyi azaltıyor. Ancak bu durum, vücudun doğal iyileşme sürecini yavaşlatabiliyor ve çeşitli organlarda, özellikle kalp, mide, böbrek ve karaciğerde ciddi yan etkilere yol açabiliyor. Floransa Üniversitesi'nden klinik farmakolog Pierangelo Geppetti, iltihabın vücut için koruyucu bir rol üstlendiğini ve iyileşme sürecine katkı sağladığını vurguluyor. Geppetti'ye göre, iltihabın tamamen baskılanması, ağrının ve dokuların iyileşmesini geciktirebilir. Bu nedenle, ağrı kesici ilaçların yalnızca ağrıya odaklanması, hem tedavi etkinliğini artırabilir hem de istenmeyen yan etkileri azaltabilir.

Prostaglandin ve yeni ağrı kesici stratejisi

Araştırmanın odak noktası, prostaglandin E2 (PGE2) adlı kimyasalın vücutta ağrıya yol açan mekanizmalarıydı. Bilim insanları, PGE2'nin daha önce sanılandan farklı bir hücre reseptörü üzerinden etki gösterdiğini tespit etti. Özellikle sinirlerin çevresinde yer alan ve onlara destek olan Schwann hücrelerindeki EP2 reseptörünün, ağrı sinyalinin iletilmesinde kritik bir rol oynadığı belirlendi. Deneylerde, bu özel reseptörün hedeflenmesiyle, iltihaplanma sürecine dokunulmadan ağrı sinyali başarıyla ortadan kaldırıldı. Bu bulgu, ağrı kesici ilaçların prostaglandin aracılı ağrıyı seçici biçimde azaltabileceğini gösteriyor. Böylece, bağışıklık sisteminin enfeksiyon veya yaralanma sonrası verdiği hızlı yanıt korunurken, hastaların ağrısı hafifletilebiliyor. Bu yaklaşım, özellikle kronik iltihabi hastalıkların tedavisinde yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir.

Gelecek için umut: daha güvenli ağrı kesiciler

Çalışmanın şu ana kadar yalnızca hayvanlar ve laboratuvar ortamındaki hücreler üzerinde yürütülmüş olması, bulguların insanlarda da geçerli olup olmadığının anlaşılması için daha fazla araştırma yapılmasını gerektiriyor. Araştırmacılar, önümüzdeki dönemde daha kapsamlı preklinik deneyler planlıyor. Eğer bu yeni ağrı kesici stratejisi insanlarda da başarılı olursa, burkulma, zorlanma ve artrit gibi yaygın rahatsızlıkların tedavisinde daha güvenli ve etkili ilaçlar geliştirilebilecek. Ayrıca, bu ilaçların mevcut tedavilerle birlikte kullanılması da mümkün olabilecek. New York Üniversitesi'nden moleküler patobiyolog Nigel Bunnett, ağrı ve iltihabın genellikle birlikte ele alındığını, ancak ağrının engellenip iltihabın iyileştirici etkisinin korunmasının tedavide önemli bir adım olduğunu belirtiyor. Bu gelişme, ağrı kesici alanında yeni nesil ilaçların önünü açabilir.

Sonuç olarak, Floransa Üniversitesi'nin öncülüğünde yürütülen bu araştırma, ağrı kesici ilaçların geleceğine dair umut verici bir tablo çiziyor. Prostaglandin temelli yeni ağrı kesici stratejilerinin, hem etkinlik hem de güvenlik açısından mevcut ilaçlara kıyasla önemli avantajlar sunma potansiyeli bulunuyor. Bilim insanları, insan denemelerine geçilmeden önce kapsamlı testlerin yapılması gerektiğini vurguluyor. Ancak elde edilen bulgular, ağrı kesici tedavilerde iltihabın koruyucu etkisini göz ardı etmeden, daha hedefe yönelik ve yan etkisi düşük ilaçların geliştirilmesinin mümkün olabileceğini gösteriyor.


Etiketler:
ağrı kesici iltihap Floransa Üniversitesi prostaglandin NSAID