Beslenme uzmanı uyarıyor: İşlenmiş yiyecekler kronik hastalık riskini artırıyor

Colorado merkezli Virta Health'in tıbbi direktörü Dr. Frank Dumont, son yıllarda Amerikalılar arasında artan obezite, diyabet ve kanser vakalarının temel sebebinin yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarıyla doğrudan ilişkili olduğunu belirterek, kronik hastalık riskini azaltmak için iki önemli beslenme değişikliğini önermiştir.
Sağlıklı beslenme, birçok hastalığın önlenmesinde kritik bir rol oynayabilir. Hatta kanser gibi ciddi ve yaşam kalitesini etkileyen hastalıkların bile gelişim riskini azaltmada beslenmenin önemli bir yeri vardır. Colorado'da faaliyet gösteren ve metabolik sağlığa diyetsel yaklaşımlar sunan Virta Health kurumunun dahiliye doktoru ve tıbbi direktörü Dr. Frank Dumont, bu konuda uyarılar yaparak insanları bilinçlendirmeye çalışmaktadır.
Dr. Dumont, Fox News Digital'e verdiği röportajda, Amerikalıların son birkaç on yıl içinde obezite, tip 2 diyabet, otoimmün hastalıklar ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarında belirgin bir artış yaşadığını vurgulamıştır. Doktor, bu olumsuz eğilimin 'büyük ölçüde yaşam tarzı seçimleriyle ilgili olduğunu' ifade etmiş ve özellikle beslenme alışkanlıklarının bu değişimde merkezi bir rol oynadığını açıklamıştır. Dumont, 'Yediğimiz yiyeceklerin niteliği ve niceliği son birkaç on yıl içinde dramatik şekilde dönüşüm geçirmiştir' diyerek, modern beslenme düzeninin sorunlarına dikkat çekmiştir.
İşlenmiş yiyeceklerin gizli tehlikesi
Dr. Dumont'un vurguladığı en önemli sorun, günümüzde tüketilen yiyeceklerin çoğunun yüksek düzeyde işlenmiş olmasıdır. Bu işlenmiş ürünler, daha önceki dönemlerde hiç görülmediği kadar yüksek miktarda basit karbonhidrat ve rafine şeker içermektedir. Beslenme uzmanı, bu tür yiyeceklerin vücutta insülin seviyelerinde ve kronik iltihapta artışa neden olduğunu belirtmiş, bunun da çeşitli sağlık komplikasyonlarının kapısını açtığını uyarmıştır. İşlenmiş gıdaların içeriğinde bulunan yapay maddeler, koruyucular ve aşırı şeker miktarı, metabolik sistem üzerinde olumsuz etki yaratarak hastalık riskini önemli ölçüde artırmaktadır.
Kronik hastalık riskini azaltmak için Dr. Dumont, bireylerin kendi vücutlarını daha iyi tanıması gerektiğini ve bu bilgi doğrultusunda bilinçli kararlar alması gerektiğini vurgulamıştır. Her insanın metabolizması farklı olduğundan, beslenme değişiklikleri de kişiye özel şekilde uyarlanmalıdır. Doktor, 'Vücudunuzu ne kadar iyi tanırsanız, kararları o kadar iyi verebilir ve bu tür değişiklikleri yapabilirsiniz' diyerek, kişiselleştirilmiş beslenme yaklaşımının önemini ortaya koymuştur.
Meyve suyu yerine taze meyve seçimi
Dr. Dumont'un önerdiği ilk pratik değişiklik, meyve suyu tüketiminden vazgeçip taze meyve yemeye geçiş yapmaktır. Ticari olarak üretilen meyve suları, yüksek oranda işlenmiş ürünler olup, mineral, vitamin ve mikro besinler içermelerine rağmen, bu faydaları sınırlıdır. Meyve suyu üretim sürecinde, meyvenin en önemli bileşenlerinden biri olan ve şekerin sindirimini yavaşlatan lif büyük ölçüde ortadan kaldırılmaktadır. Sonuç olarak, meyve suyu tüketimi vücuda hızlı bir şekilde yüksek miktarda şeker alınmasına neden olmakta ve kan şekerinde ani yükselişlere yol açmaktadır.
Taze meyvenin ise bu açıdan çok daha avantajlı olduğunu belirten Dr. Dumont, meyveyi 'kötülemeye' inanmadığını ancak bağlamın önemli olduğunu vurgulamıştır. Meyvenin içerdiği şeker, aynı zamanda içinde bulunduğu lifle birlikte paketlenmiş durumdadır ve bu lif, şekerin yavaş ve kontrollü bir şekilde emilmesini sağlamaktadır. Doktor, 'Meyvede çok fazla iyi sağlık var' diyerek, taze meyvenin sağlıklı bir beslenme planının önemli bir parçası olması gerektiğini ifade etmiştir. Ancak, metabolik olarak ciddi sorunları olan bireyler için, hatta bazı sağlıklı meyveler bile vücudun kaldırabileceğinden daha fazla şeker içerebilir. Bununla birlikte, metabolik olarak daha sağlıklı olan kişiler için, özellikle beslenme alışkanlıklarını değiştirmeye başladıkları erken dönemlerde, taze meyve harika bir seçim olmaktadır.
Fast-food restoranlarında akıllı seçimler
Dr. Dumont'un ikinci önerisi, fast-food restoranlarında bile yapılabilecek basit ama etkili değişikliklerle ilgilidir. Panelenmiş tavuk sandviç gibi karbonhidrat ağırlıklı menü öğeleri yerine, tavuklu salata seçmek daha dengeli ve besleyici bir öğün oluşturmaktadır. Ayrıca, kızartılmış ve panelenmiş tavuk yerine ızgara tavuk tercih etmek, yiyeceğin kalitesini önemli ölçüde iyileştirmektedir. Dr. Dumont, 'Bunu biraz marul üzerine koyarsınız, iyi sağlıklı bir sos ile, ve aslında bir fast-food restoranında yolda dışarıda yemek yerken son derece sağlıklı olabilir' diyerek, pratik çözümlerin mümkün olduğunu göstermiştir. Bu tür küçük değişiklikler, genel sağlığı iyileştirmede ve kronik hastalık riskini azaltmada önemli bir rol oynayabilir.
Beslenmenin ilaç olarak gücü
Dr. Dumont, tıbbi kariyerinin ilerleyen dönemlerinde beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin ilaçlardan daha güçlü olabileceğini keşfetmiştir. Doktor, yalnızca ilaçlarla tedavi edilen hastaların kronik hastalıklarla mücadelede başarısız olduğunu ve durumlarının zamanla kötüleştiğini gözlemlemiştir. Bu durum, onu tıbbi eğitiminde öğretilen yaklaşımları sorgulamaya itmiştir. Geleneksel tıp eğitiminde, hastaların sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerini nadiren sürdürdüğü ve bu nedenle hızlıca ilaçlara ve tıbbi prosedürlere geçilmesi gerektiği öğretilmektedir. Ancak Dr. Dumont, bu yaklaşımın doğru olmadığını bulmuştur.
Doktor, insanlara doğru beslenme bilgisi verildiğinde ve bu bilgiyi uygulamaya koyabilecekleri pratik yollar gösterildiğinde, hastaların bu değişiklikleri keyifli ve sürdürülebilir bir şekilde yapabileceklerini fark etmiştir. Beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin gücü, kullandığı ilaçların gücünden çok daha fazla olmuştur. Günümüzde, Dr. Dumont'un gözlemlediği durum, beslenme alışkanlıklarını vücutlarının ihtiyaç duyduğu şeyle eşleştiren hastaların önemli ölçüde iyileştiklerini göstermektedir. Hastalar, 'sağlıklarını iyileştirmek için denedikleri her şeyde başarısız olduklarını hissedip, sonra aniden vücutlarını dinleyerek ve vücutlarının ihtiyaçlarını anlayarak başarı elde ettiklerini' ifade etmektedirler.
Bu dönüşüm, hastaların yaşam kalitesinde gece ile gündüz arasındaki fark kadar büyük bir iyileşme sağlamıştır. Dr. Dumont, beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin sağlık üzerindeki etkisi konusunda oldukça iyimser bir bakış açısına sahip olmuştur. Beslenmenin ilaç olarak kullanılması, kronik hastalıkların yönetiminde ve önlenmesinde yeni bir perspektif sunmakta, bireylerin kendi sağlıklarının sorumluluğunu almasını teşvik etmektedir.
- Popüler Haberler -
Donanma gazisinden 35 yaş sonrası formda kalma sırları...
Günde iki sigara içmek bile kalp hastalığı riskini iki katına çıkarıyor
Reflü belirtileri görmezden gelmeyin: Uzmanlar 5 hatayı açıkladı!
Uzmanlar balkabağının sağlığa faydalarını ortaya çıkardı...
Uzun oturma alışkanlığı kalp sağlığını tehdit ediyor! Flavanol içeren yiyecekler koruma sağlayabiliyor
Dick Van Dyke uzun yaşamını sırrını nefret ve öfkeden uzak durmaya bağlıyor



