İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Abdullahiyan'ın bulunduğu heyet 19 Mayıs günü meydana gelen helikopter kazasında hayatını kaybetti. Helikopterin enkazına saatler süren arama kurtarma faaliyetleri sonucunda ulaşıldı. Ancak hem kazanın kendisi hem de saatler süren arama kurtarma çalışmaları büyük tartışma yarattı. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin kuşkulu ölümü bir kaza mıydı, içerden bir sobotaj mı yoksa dışardan yapılan bir suikast mi?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'yi taşıyan helikopterin İran Azerbaycan sınırında kaza kırıma uğradığı ile ilgili haberler sonrası Tahran yönetimi Ulaştırma Bakanlığımızla temasa geçti. İran yönetimi Türkiye'nin yetki sahası içinde bulunan alanda Reisi'yi taşıyan helikopterden haber alamadıklarını iletti, taranan alanda cospas-sarsat sinyallerinin taraflarına iletilmesini istedi.Tahran yönetiminin talebi üzerine sistem detaylı olarak incelendi ancak herhangi bir tehlike sinyali tespitinde bulunulmadığı Tahran yönetimine iletildi. Ankara, Tahran yönetimine helikoptede ya sinyal cihazının bulunmadağı ya da kapatıldığını iletti. Çünkü hiçbir sinyal tespiti yapılamamıştı. İlginç olay tam olarak burada ortaya çıktı. İran Cumhurbaşkanı ve İran Dışişleri Bakanını taşıyan helikopterde sinyal cihazı yoktu. Helikopter 1979 modeldi ve modernize edilememişti.

Tahran yönetimi 19 Mayıs günü saat 18:20'de tekrar Ankara'yla temasa geçti. Helikopteri bulamıyorlardı ve Ankara'dan kısıtlı görüşte sisli havada gece görüş imkanı olan ve alçak uçuş yapabilecek hava aracı talebinde bulundu. Talep Ulaştırma Bakanlığı üzerinden Dışişleri Bakanlığına ve Dışişleri Bakanlığından da Milli Savunma Bakanlığına iletilip anında karşılandı.

TÜRK AKINCISI GÖKLERDE

İran Cumhurbaşkanı Reisi'yi bulmak üzere Akıncı İHA Van'dan havalandı. Hedef bölgede tam 7 buçuk saat havada kalarak arama kurtarma uçuşu yapan Bayraktar AKINCI TİHA, samanlıkta iğne arar gibi gökyüzünde, kaza alanının üzerinde tam 2 bin 100 Km uçuş yaptı. Helikopterin enkazı olabileceği düşünülen ısı kaynağını tespit ederek koordinatlarını hemen İran makamlarıyla paylaştı. Akıncı İHA'nın tespitlerinin ardından, İran Kızılayı, Cumhurbaşkanı Reisi'ye ait helikopter enkazının yerini bulduklarını açıkladı. İran devlet televizyonu, helikopterin enkaz noktasında yaşam belirtisi olmadığını Dünya'ya duyurdu. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Abdullahiyan hayatını kaybetmişti.

ŞÜPHELER, SORULAR

Cumhurnbaşkanı İbrahim Reisi'nin ölümüyle birlikte Dünya kamuoyunda büyük bir tartışma başladı. İran Cumhurbaşkanı Reisi kazayla mı, sabotajla mı yoksa suikastle mi öldü. Çünkü olaya dair kuşku yaratan ve bir türlü yanıtı bulunamayan sorular ortaya çıktı.

- Yoğun sis ve dağlık bölgenin zorlu şartlarına rağmen Reisi'yi taşıyan helikopter neden havalandı?

- Aynı anda üç helikopter havalanırken diğer iki helikopter hava şartlarının zorluğuna rağmen nasıl inebildi?

- Kol düzeninde uçan diğer iki helikopter, Reisi'yi taşıyan helikopterin düştüğünü ya da rotadan çıktığını nasıl farketmedi?

- Helikopterde neden sinyal uyarı sistemi yoktu?

Öyle anlaşılıyor ki Tahran yönetimi bu soruların yanıtını bulmadan İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin ölümü yıllar sonra bile tartışılacak ve bu olay kafalarda hep "kuşkulu ölüm" olarak kalacak. Hatta resmi kayıtlara "bu bir kazaydı" olarak geçse bile!