ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Bağışıklık sistemi kilo vermeyi neden zorlaştırıyor

Hasan Köseoğlu - | Son Güncelleme Tarihi:
Bağışıklık sistemi kilo vermeyi neden zorlaştırıyor

San Diego'daki California Üniversitesi araştırmacıları, vücudumuzun fazla kilolara tutunmasında bağışıklık sisteminin önemli bir rol oynadığını ortaya çıkardı. Nötrofil adlı beyaz kan hücreleri, metabolik stres dönemlerinde yağ yakımını frenleyen bir sinyal zincirini aktive ediyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Obez insanların kilo vermesi genellikle oldukça güç bir süreçtir. Oruç kürü ve katı beslenme programları bile çoğu zaman beklenen sonuçları vermemektedir. Ayrıca fiziksel aktivite, aşırı kilolu bireylerde kalori harcaması açısından sınırlı bir etkinlik göstermektedir. Bu zorluk, vücudumuzda biriken fazla kilolardan kurtulmayı engelleyen birçok farklı mekanizmanın bir araya gelmesinden kaynaklanmaktadır. Beyin fonksiyonlarındaki değişiklikler, sindirim sistemindeki bakteri topluluğunun yapısı ve yağ hücrelerinin kendi özellikleri bu mekanizmaların başında gelmektedir.

Araştırmacılar uzun süredir vücudumuzun neden kilolarına bu kadar sıkı sarıldığını anlamaya çalışmaktadırlar. San Diego'daki California Üniversitesi'nde Seunghwan Son liderliğinde yürütülen yeni bir çalışma, bu sorunun çözümüne yönelik önemli bir bulgu ortaya koymaktadır. Araştırma ekibi, bağışıklık sisteminin yağ yakımını nasıl engellediğini detaylı bir şekilde incelemişlerdir. Bulgular, nötrofil adlı bir beyaz kan hücresi türünün bu süreçte merkezi bir rol oynadığını göstermektedir.

Nötrofiller metabolik stresste nasıl etki gösteriyor?

Nötrofiller, vücudumuzun enfeksiyonlara karşı ilk savunma hattını oluşturan önemli bağışıklık hücreleridir. Ancak yapılan araştırmalar, bu hücrelerin sadece enfeksiyonlarla mücadele etmekle kalmayıp, metabolik stres durumlarında da aktif bir rol oynadığını göstermektedir. Metabolik stres, yetersiz beslenme dönemlerinde veya vücudun soğuğa maruz kaldığı durumlarda ortaya çıkmaktadır. Bu tür stres koşullarında, otonom sinir sisteminin stres yanıtlarından sorumlu olan sempatik sinir sistemi harekete geçmektedir.

Sempatik sinir sistemi aktive olduğunda, yağ dokusunda depolanmış olan enerji rezervlerimizin serbest bırakılması sağlanmaktadır. Kısa vadede yağ yakımı, vücudun metabolik uyumunun sağlanması için vazgeçilmez bir süreçtir. Ancak uzun süreli metabolik stres altında, vücudumuz enerji depolarını korumaya yönelik uyarlanabilir değişiklikler geliştirmektedir. İşte bu noktada nötrofiller devreye girmektedir. Araştırmacıların fareler üzerinde yaptığı deneyler, bağışıklık hücrelerinin sempatik sinir sistemi aktivasyonuna yanıt olarak yağ dokusuna göç ettiğini göstermektedir.

Yağ dokusuna ulaşan nötrofiller, orada moleküler haberci maddeler aracılığıyla yağ yakımını frenleyen bir sinyal zincirini başlatmaktadırlar. Bu sinyal zinciri, vücudun enerji depolarını koruma mekanizmasının bir parçasıdır. Özellikle iç organları çevreleyen visseral yağ dokusunda bu etki daha belirgin olmaktadır. Sağlık açısından zararlı olarak bilinen karın yağı, bu nedenle diğer yağ türlerine kıyasla çok daha yavaş erimektedir.

Araştırma bulguları ve tedavi olasılıkları

Araştırmacılar, farelerde nötrofilleri etkisiz hale getirdiklerinde dikkat çekici sonuçlar elde etmişlerdir. Deney hayvanlarının yağ dokusunda, yağı koruyan sinyal moleküllerinin miktarı önemli ölçüde azalmıştır ve yağ yakımı engellenmemiştir. Benzer bir etki, araştırma ekibinin yağ yakımını frenleyen sinyal moleküllerini, özellikle de enflamasyon habercisi olan interlökin-1-beta'yı bloke etmesi durumunda da gözlenmiştir. Bu bulgular, nötrofiller tarafından serbest bırakılan interlökin-1-beta'nın metabolik stres koşullarında yağ depolarının korunmasında önemli bir rol oynadığını göstermektedir.

Daha ileri araştırmalar, aşırı kilolu insanlarda bu sinyal yolunda yer alan genlerin özellikle yüksek aktivite gösterdiğini ortaya çıkarmıştır. Bu durum, obez bireylerin bağışıklık sisteminin yağ yakımını diğer insanlara kıyasla çok daha etkili bir şekilde engellediğini göstermektedir. Bu keşif, obezite tedavileri için yeni bir başlangıç noktası sunmaktadır. İnsanlık tarihinin büyük bölümünde, besin kıtlığı zamanlarında hızlı kilo kaybetmemek evrimsel açıdan hayatta kalma için kritik önem taşımıştır. Ancak günümüzün modern toplumunda, birçok obez birey hızlı ve etkili bir şekilde kilo vermek istemektedir.

Eğer bu yeni keşfedilen sinyal yolu ciddi yan etkiler yaratmadan ilaçlarla müdahale edilebilirse, fazla kilolardan kurtulmak çok daha kolay hale gelebilir. Bu potansiyel tedavi yöntemi, milyonlarca insanın sağlık sorunlarını çözmesine yardımcı olabilir. Araştırmacılar, bu bulguların obezite ile mücadelede devrim niteliğinde bir adım olabileceğini düşünmektedirler. Gelecek araştırmalar, bu sinyal yolunun nasıl daha etkili bir şekilde kontrol edilebileceğini ve hangi hasta gruplarında en iyi sonuçlar verebileceğini belirleyecektir.


Etiketler:
kilo verme bağışıklık sistemi nötrofiller yağ yakımı obezite tedavisi