ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Bilim dünyasını şaşırtan keşif: Süngerler Dünya'nın ilk sakinleri olabilir mi?

Talha Gül - | Son Güncelleme Tarihi:
Bilim dünyasını şaşırtan keşif: Süngerler Dünya'nın ilk sakinleri olabilir mi?

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki bilim insanları, eski kimyasal izleri inceleyerek sünger benzeri yaratıkların 541 milyon yıldan daha önce ortaya çıkmış olabileceğini ortaya koydular. Araştırma, ilk hayvanların gerçek kimliği konusundaki uzun süredir devam eden tartışmaya yeni bir boyut ekledi.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Bilim insanları, Dünya'daki ilk hayvanın tam olarak nasıl görünmüş olabileceği sorusu üzerinde yoğun tartışmalar yürütmektedir. Bu temel sorunun cevabını bulabilmek için araştırmacılar genetik verilerden fosil kalıntılarına kadar birçok kaynaktan yararlanmaya çalışmışlardır. Ancak geçtiğimiz yıllarda yapılan çalışmalar, bu konuda yeni ve çarpıcı bulgular ortaya koymaya başlamıştır.

Sünger mi, tarak denizanası mı: Tartışmanın iki tarafı

Genetik analize dayalı olarak yapılan araştırmalarda, bazı bilim insanları günümüzde yaygın olarak görülen sünger türlerinin, diğer adıyla demosponges olarak bilinen Porifera grubunun, orijinal hayvan atamıza en çok benzediğini savunmaktadırlar. Buna karşılık, başka bir grup araştırmacı ise tarak denizanalarının bu unvana daha layık olduğunu ileri sürmektedir. Her iki grup da kendi görüşlerini desteklemek için çeşitli kanıtlar sunmakta ve bu konudaki tartışma bilim dünyasında hala devam etmektedir.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde yürütülen yeni bir araştırma projesi, bu uzun süredir devam eden tartışmaya önemli bir katkı yapmış ve teraziyi sünger takımının lehine çevirmiştir. Araştırma ekibi, kimyasal ipuçlarını bir araya getirerek, sünger benzeri hayvanların 541 milyon yıldan daha önce, Neoproterozoyik döneminde ortaya çıkmış olabileceğini öne sürmüştür. Bu bulgu, eğer doğrulanırsa, ilk hayvanların kimliği konusundaki tartışmayı tamamen değiştirebilecek niteliktedir.

Fosil kaydının yetersizliği ve kimyasal çözüm

Ne yazık ki, Dünya'nın jeolojik tarihini anlatan fosil kaydı, hayvanların ilk dönemlerine ilişkin yalnızca çok eksik ve parçalı bir resim sunmaktadır. Tarak denizanası ve sünger gibi yumuşak gövdeli hayvanlar için kanıt bulmak oldukça zor bir iş olmuştur, çünkü bu canlılar kemik, kıkırdak gibi sert malzeme türlerine sahip değillerdir ve bu nedenle iyi fosilleşmezler. Süngerler bazen kalsiyum karbonat veya silika içeren küçük yapılar olan biyomineralize spiküllerini bırakabilmişse de, en son bulgular en erken sünger türlerinin bu formlardan yoksun olduğunu göstermektedir. Tarak denizanalarının ise ilk hayvan olma iddiası esas olarak genetik analize dayanmakta, somut fosil kanıtına değil.

Bu zorluk karşısında, MIT'deki araştırmacılar yaratıcı bir yöntem geliştirmişlerdir. Geleneksel fosiller olmadan hayvan yaşamı için süngerimsi bir kökeni destekleyebilecek kimyasal imzalar aramak üzere, Ediacaran dönemine ait petrol ve tortulları dikkatli bir şekilde taramışlardır. Roger Summons, MIT'de jeobiyoloji alanında çalışan bir araştırmacı, bu konuda şöyle açıklama yapmıştır: "Bu organizmaların o zamanlar tam olarak nasıl göründüğünü bilmiyoruz, ama kesinlikle okyanusta yaşamış olacaklardı, yumuşak gövdeli olacaklardı ve silika iskeletleri olmadığını varsayıyoruz." Bu ifade, araştırmacıların ne kadar dikkatli ve temkinli bir şekilde çalıştığını göstermektedir.

C30 sterolleri: Eski süngerlerden kalan kimyasal imza

Summons'ın dahil olduğu 2009 tarihli bir çalışma, Umman'dan alınan Marinoan kayasında sünger benzeri sterollerin bol miktarda fosil kanıtı olduğunu bildirmiştir. Bu nadir C30 sterolleri, tüm karmaşık organizmaların hücre zarlarında bulunan yağlı organik bileşiklerdir ve erken sünger aktivitesine işaret etmektedir. Yaşam stratejileri süngerlerden önce gelen daha basit organizmalar bu sterolleri üretmezler, ancak modern demosponges türleri bunları üretmektedir. Bu fark, oldukça önemli bir göstergedir. Makalenin baş yazarı, MIT'de organik jeokimya alanında çalışan Lubna Shawar, bu bulguyu şöyle değerlendirmiştir: "30 karbonlu bir sterol bulmak çok alışılmadık bir durum." Bu ifade, bulunun ne kadar nadir ve önemli olduğunu vurgulamaktadır.

Bu kimyasal bulgular, eski sünger türlerinin Dünya'daki ilk hayvanlar olabileceğini ve diğer çok hücreli yaratıklardan çok daha önce ortaya çıktığını güçlü bir şekilde göstermektedir. Ancak, bilim dünyasında her zaman şüpheciler bulunmaktadır. Bazı araştırmacılar, Umman steran fosillerinin alternatif, biyolojik olmayan veya alg kökenli olabileceğini savunmuşlardır. Bu eleştirilere karşı, Lubna Shawar ve ekibi çok akıllıca bir hamle yapmışlardır.

Çift kanıt sistemi: Şüpheleri ortadan kaldıran yöntem

Shawar ve araştırma ekibi, şüphecilerin iddialarını çürütmek için C31 içeren ikinci bir kimyasal fosil bulmuşlardır. Bu C31 sterolleri, C30 sterolleri üreten aynı sünger geninden türetilmiştir ve bu aynı kimya bazı yaşayan demosponges'lerde de meydana gelmektedir. Bu çift kanıt sistemi, bulguların güvenilirliğini önemli ölçüde artırmıştır. Shawar bu konuda şöyle açıklama yapmıştır: "Bu çalışmada, bir biyobelirtecin nasıl doğrulanacağını gösteriyoruz, bir sinyalin gerçekten kirlenme veya biyolojik olmayan kimyadan ziyade yaşamdan geldiğini doğruluyoruz." Bu ifade, araştırmanın metodolojik açıdan ne kadar sağlam olduğunu ortaya koymaktadır.

Araştırma ekibi, bulgularını daha da güçlendirmek için laboratuvar ortamında bir simülasyon çalışması yürütmüştür. Dünya'nın kabuğunda yüz milyonlarca yılı taklit eden şekillerde işlenmiş sekiz tür sentetik C31 sterol kullanarak, sterol fosilleşme sürecini laboratuvarda simüle etmişlerdir. Simülasyonun sonunda, iki örnek tam olarak eski C31 sterol kalıntılarıyla eşleşmiş ve biyolojik bir kökeni daha da desteklemiştir. Bu üçlü kanıt sistemi, araştırmanın sonuçlarını neredeyse tartışılmaz hale getirmiştir.

Roger Summons bu başarıyı şöyle özetlemiştir: "Bu, kayada ne olduğu, süngerde ne olduğu ve bir kimya laboratuvarında ne yapabileceğinizin bir kombinasyonu. Bu süngelerin Dünya'daki en erken hayvanlar arasında olduğuna işaret eden, destekleyici, karşılıklı olarak uyuşan üç kanıt hattınız var." Lubna Shawar ise şu ek açıklamayı yapmıştır: "Bu özel steranlar başından beri oradaydı. Onları aramak ve anlamlarını ve nereden geldiklerini gerçekten anlamak için doğru soruları sormak gerekti."

Gelecek araştırmalar ve yeni keşifler

Erken süngerler için bu eski kimyasal imzaları başarıyla doğruladıklarına göre, araştırma ekibi şimdi en erken atalarımızdan daha fazlasını aramak için diğer jeolojik örnekleri elemek umutlarını taşımaktadır. Bu çalışma, sadece sünger türlerinin kimliğini aydınlatmakla kalmamış, aynı zamanda kimyasal fosil yöntemi olarak adlandırılan yeni bir araştırma alanının kapılarını açmıştır. Gelecekte, benzer yöntemler kullanılarak, diğer erken hayvan türlerinin de kimliği ortaya çıkarılabilir. Bu araştırma, bilim dünyasında yeni araştırmaların başlamasına yol açacağı beklenmektedir.


Etiketler:
sünger MIT araştırması kimyasal fosil ilk hayvanlar