ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Sağlıklı beslenmede gizli tehlike! Bu 8 gıdaya dikkat!

Deniz Zeybek - | Son Güncelleme Tarihi:
Sağlıklı beslenmede gizli tehlike! Bu 8 gıdaya dikkat!

Türkiye'de sağlıklı beslenme alışkanlıkları giderek yaygınlaşıyor; ancak bazı sağlıklı kabul edilen gıdaların aşırı tüketimi beklenmedik sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Uzmanlar, özellikle belirli gıdaların fazla tüketilmesinin ciddi riskler barındırdığı konusunda uyarıyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Sağlıklı beslenme, Türkiye'de son yıllarda daha fazla önemsenen bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, sağlıklı olduğu düşünülen bazı gıdaların aşırı tüketimi, beklenmedik sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Uzmanlar, özellikle tarçın, omega-3 yağ asitleri, muskat, ton balığı, kahve, turpgiller, Brezilya cevizi ve bazı diğer gıdaların fazla miktarda tüketilmesinin, vücutta toksisite, tiroid bozuklukları ve kardiyovasküler riskler gibi ciddi sonuçlara neden olabileceği konusunda uyarıyor. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarını sürdüren bireylerin, bu gıdaların tüketim miktarlarına dikkat etmeleri, uzun vadede sağlıklarını korumak açısından büyük önem taşıyor.

Tarçın ve muskat: Baharatlarda aşırıya kaçmak tehlikeli olabilir

Tarçın, antioksidan bakımından zengin olması ve iltihapla mücadeleye katkı sağlaması nedeniyle Türkiye'de sıklıkla tercih edilen bir baharat. Kan şekerini dengeleyici etkisiyle de bilinen tarçın, aynı zamanda kalp hastalığı, diyabet ve bazı kanser türlerine karşı koruyucu olarak öne çıkıyor. Ancak, özellikle kassiya tarçını türü yüksek miktarda kumarin içeriyor. Kumarin, fazla alındığında karaciğerde toksisiteye ve hatta kanser riskinin artmasına neden olabiliyor. Uzmanlar, yetişkinler için günlük 0,5-2 gram kassiya tarçını veya 5 gram Ceylon tarçınını aşmamanın önemli olduğunu vurguluyor. Karaciğer hastalığı olan bireyler ya da ilaç kullananlar için ise bu miktarların daha da düşük tutulması gerekebiliyor. Muskat ise, özellikle Yunan ve Akdeniz mutfağında sıkça kullanılan bir baharat olarak öne çıkıyor. Muskatın içeriğinde bulunan myristicin maddesi, küçük dozlarda zararsız olsa da, yüksek miktarlarda psikoaktif etki göstererek nöbet, aritmi, baş dönmesi, bulantı ve halüsinasyon gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. 5-20 gram arası muskat tüketimi bu tür belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bu nedenle, baharatların sağlıklı beslenme içinde ölçülü kullanılması büyük önem taşıyor.

Omega-3 yağ asitleri ve balık yağları: Faydalı ama fazlası riskli

Omega-3 yağ asitleri, kalp sağlığını desteklemesi, iltihapla savaşması ve beyin gelişiminde rol oynaması nedeniyle Türkiye'de de yaygın olarak tüketiliyor. Özellikle balık, balık karaciğeri yağı ve yosun kaynaklı omega-3 takviyeleri, eksikliği gidermek için tercih ediliyor. Ancak, günlük 1-6 gram arasında önerilen omega-3 miktarının çok üzerine çıkıldığında, özellikle 13-14 gram gibi yüksek dozlarda, kanın pıhtılaşma mekanizmasında bozulmalar görülebiliyor. Bu durum, kanama eğilimi olanlar ya da kan sulandırıcı ilaç kullananlar için ciddi tehlikeler yaratabiliyor. Ayrıca, morina balığı karaciğer yağı gibi takviyelerin aşırı tüketimi, A vitamini fazlalığına ve buna bağlı toksisiteye yol açabiliyor. Omega-3 yağ asitlerinin sağlıklı beslenme üzerindeki olumlu etkileri, ancak önerilen dozlarda tüketildiğinde geçerli oluyor. Fazlası ise, beklenmedik sağlık sorunlarını beraberinde getirebiliyor.

Ton balığı ve cıva riski: Sağlıklı balık tüketiminde sınırlar

Ton balığı, omega-3 yağ asitleri ve yüksek protein içeriğiyle sağlıklı beslenme listelerinde sıkça yer buluyor. Ancak, denizlerin kirlenmesiyle birlikte ton balığında biriken cıva, özellikle çocuklar ve hamileler için ciddi bir risk oluşturuyor. Büyük ton balığı türleri, küçük balıklara göre 4-5 kat daha fazla cıva içeriyor. Özellikle beyaz ton balığı, cıva oranı bakımından en riskli türlerden biri olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, vücut ağırlığı başına 0,1 mikrogram cıva sınırının aşılmaması gerektiğini belirtiyor. Örneğin, 25 kilogram ağırlığındaki bir çocuğun, her 20 günde bir 75 gram beyaz ton balığı konservesi tüketmesi güvenli kabul ediliyor. Cıva zehirlenmesi, çocuklarda gelişim geriliği, görme ve işitme sorunları, koordinasyon bozuklukları gibi ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor. Bu nedenle, sağlıklı beslenme kapsamında balık tüketirken porsiyon kontrolü ve çeşit seçimi büyük önem taşıyor.

Kahve: Uyarıcı etkisiyle dikkatli tüketilmeli

Kahve, Türkiye'de hem geleneksel hem de modern yaşamın vazgeçilmez içeceklerinden biri. Antioksidan içeriğiyle karaciğer hastalıkları, tip 2 diyabet ve nörodejeneratif hastalıklara karşı koruyucu etkileri olduğu biliniyor. Ancak, kahvenin ana etken maddesi olan kafein, günlük 500-600 mg'ı aştığında sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor. Uykusuzluk, huzursuzluk, sinirlilik, mide krampları, çarpıntı ve titreme gibi şikayetler, fazla kahve tüketiminin sonucu olarak ortaya çıkabiliyor. Her fincan kahvede ortalama 80-120 mg kafein bulunduğu göz önüne alındığında, günlük tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekiyor. Kafeinin etkileri kişiden kişiye değişiklik gösterebiliyor; bazı bireyler düşük dozlarda bile yan etki hissederken, bazıları daha yüksek miktarları tolere edebiliyor. Sağlıklı beslenme çerçevesinde kahve tüketiminin kişisel toleransa ve genel sağlık durumuna göre ayarlanması öneriliyor.

Turpgiller ve tiroid sağlığı: Sebzelerde de aşırıya dikkat

Brokoli, Brüksel lahanası, kara lahana, lahana ve roka gibi turpgiller ailesine ait sebzeler, kanser ve kalp hastalığı riskini azaltıcı etkileriyle sağlıklı beslenmenin temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Ancak bu sebzeler, izotiyosiyanat adı verilen ve vücudun iyot emilimini azaltabilen bir bileşen içeriyor. Özellikle iyot eksikliği olan bireylerde, turpgillerin aşırı tüketimi hipotiroidizm riskini artırabiliyor. Hipotiroidizm, tiroid bezinin yetersiz çalışması anlamına geliyor ve bunun sonucunda bezde büyüme, kilo artışı, kabızlık, kuru cilt ve enerji düşüklüğü gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor. Normal bir beslenme düzeninde bu risk oldukça düşük olsa da, tiroid hastalığı olanların turpgilleri ölçülü tüketmeleri tavsiye ediliyor. Sağlıklı beslenme için sebze çeşitliliğine dikkat etmek, tek bir sebzeye aşırı yüklenmemek gerekiyor.

Brezilya cevizi ve selenyum: Azı karar, fazlası zarar

Brezilya cevizi, selenyum açısından dünyanın en zengin gıdalarından biri olarak biliniyor. Selenyum, tiroid fonksiyonlarının düzenlenmesinde ve bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Ancak, günlük önerilen selenyum miktarının (yetişkinler için 50-70 mikrogram) üzerinde alındığında, selenyum toksisitesi riski ortaya çıkıyor. Brezilya cevizinin bir adedinde yaklaşık 95 mikrogram selenyum bulunuyor. Bu nedenle, yetişkinler için günde 3 cevizden fazlası önerilmiyor. Çocuklar için ise bu miktar çok daha düşük tutulmalı. Selenyum fazlalığı, saç ve tırnak kaybı, sindirim sorunları ve hafıza problemleri gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Sağlıklı beslenme kapsamında Brezilya cevizi gibi besinlerin porsiyon kontrolüne dikkat edilmesi büyük önem taşıyor.

Sağlıklı beslenmede denge ve bilinçli tüketim şart

Türkiye'de sağlıklı beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması, genel sağlık düzeyinin artmasına katkı sağlıyor. Ancak, sağlıklı kabul edilen gıdaların bile aşırı tüketimi, beklenmedik ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Tarçın, omega-3 yağ asitleri, muskat, ton balığı, kahve, turpgiller ve Brezilya cevizi gibi besinlerin, önerilen miktarlarda ve dengeli bir şekilde tüketilmesi, sağlıklı beslenmenin temel ilkeleri arasında yer alıyor. Uzmanlar, bireylerin kendi sağlık durumlarını göz önünde bulundurarak, porsiyon kontrolüne dikkat etmelerini ve gerekirse bir beslenme uzmanından destek almalarını öneriyor. Sonuç olarak, sağlıklı beslenme yolculuğunda denge ve bilinçli seçimler, uzun vadede sağlığın korunmasında en etkili yöntem olarak öne çıkıyor.


Etiketler:
sağlıklı beslenme gıda güvenliği aşırı tüketim beslenme riskleri sağlıklı gıdalar