Çocuklarını takip etmek ebeveynler için güvenli mi?

Birleşik Krallık'ta yapılan araştırma, üniversitedeki çocuklarının konumunu takip etmek için takip uygulaması kullanan ebeveynlerin oranının yüzde 67'ye ulaştığını ortaya koymaktadır. Uzmanlar ise bu uygulamaların, ebeveynlerin bırakma konusundaki zorlukları maskelemesinden endişe duymaktadır.
Teknolojinin sunduğu imkanlar, ebeveynlerin yetişkin çocuklarıyla ilişkilerini yeniden şekillendiriyor. Takip uygulamaları sayesinde evden uzakta yaşayan çocuklarının nerede olduğunu anlık olarak görebilen anne ve babalar, bu durumun rahatlatıcı mı yoksa endişe verici mi olduğu konusunda bölünmüş durumda. Özellikle üniversiteye giden gençlerin konumunu izlemek, modern ebeveynlik tartışmasının merkezine oturmuş bulunuyor.
Takip uygulamaları ne kadar yaygın?
Birleşik Krallık genelinde birinci sınıf üniversite öğrencilerinin ailelerine yönelik yapılan kapsamlı bir araştırma, takip uygulamalarının ne denli yaygınlaştığını gözler önüne seriyor. Unite Students tarafından gerçekleştirilen bu çalışmaya katılan bin 27 ebeveynin üçte ikisinden fazlası, çocuklarının konumunu takip etmek amacıyla bir uygulama kullandığını belirtmiştir. Buna karşılık, günlük iletişim kuran ebeveynlerin oranı sadece yüzde 17 düzeyinde kalmıştır. Bu veriler, ebeveynlerin çocuklarının fiziksel konumuna ne kadar önem verdiğini, ancak doğrudan iletişim kurma konusunda daha mesafeli davrandığını göstermektedir. Takip uygulamalarının popülaritesi, dijital çağda güvenlik ve bağımsızlık arasındaki dengeyi bulma çabasının bir yansıması olarak değerlendirilebilir.
Gerçek hayattan örnekler: Steven ve Martha'nın hikayesi
Cardiff yakınlarındaki Michaelston-y-Fedw'de yaşayan 53 yaşındaki Steven Medway, iki çocuğunun da Life 360 adlı takip uygulamasına kayıtlı olduğunu ve bunun ailesinin güvenliğini sağladığını düşünmektedir. Kırsal bir bölgede ikamet etmeleri nedeniyle, bu tür bir uygulamaya başvurmanın mantıklı olduğunu savunmaktadır. Özellikle kızı Martha'nın üniversite için evden 100 mil uzağa, Reading'e taşındığında, takip uygulamasının kullanılmaya devam edilmesi doğal bir karar olmuştur. Steven, sabah uyandığında Martha'nın yurda döndüğünü görebilmenin kendisine huzur verdiğini, ancak bu durumun çocuğunun bağımsızlığını kısıtlamadığını vurgulamaktadır. Martha, Japonya'da tek başına bir ay seyahat etmiş ve arkadaşlarıyla Avrupa'yı interrail ile dolaşmış, oldukça bağımsız bir genç kadındır. Steven, uygulamayı kapatmak isterse Martha'nın tercihine saygı duyacağını, çünkü takip edilmek tamamen gönüllü olduğunu belirtmektedir.
Steven'in açıklaması, takip uygulamalarının kullanılmasının mutlaka kontrolcü bir tutum anlamına gelmediğini göstermektedir. Birçok insan, yanlışlıkla Steven'in kızını takip edilmeye zorladığını düşünmüş olsa da, gerçekte Martha istediği zaman uygulamayı kapatabilir ve hiçbir şekilde azarlanmamıştır. Bu durum, teknolojinin nasıl sorumlu bir şekilde kullanılabileceğinin bir örneğini teşkil etmektedir.
Özel ihtiyaçlar ve güvenlik endişeleri
Swansea'da bar işletmeciliği yapan 56 yaşındaki Maria Connolly, oğlu Owain'in durumu söz konusu olduğunda takip uygulamalarının farklı bir anlamı olduğunu açıklamaktadır. Owain otistik olduğu için, Maria'ya göre oğlu 'oldukça saf' olabilmekte ve bazen yaşıtlarıyla sosyal ilişkiler kurmakta zorlanmaktadır. Bu nedenle, takip uygulaması Maria'ya 'huzur' sağlamaktadır. Owain, Swansea'daki evinden Hertfordshire'daki üniversiteye taşındığında, Maria günde birkaç kez uygulamayı kontrol etmektedir. Oğlunun dışarı çıktığından emin olmak ve telefon pilinin durumunu göz önünde bulundurmak, Maria'nın günlük rutininin bir parçası haline gelmiştir. Gerekirse, Owain'e pili şarj etmesini hatırlatabilmektedir.
Başlangıçta Owain uygulamaya karşı isteksiz olsa da, Maria ona cep telefonu faturasını ödediğini ve bu nedenle uygulamayı yüklemesinin gerekli olduğunu açıklamıştır. Ancak Maria, durumu eğlenceli tutmaya çalışmakta, örneğin Owain'in Wetherspoons'ta olduğunu gördüğünde hangi masada olduğunu sorabilmektedir. Bu yaklaşım, güvenlik endişeleriyle eğlenceli bir aile dinamiğini birleştirmeyi amaçlamaktadır. Maria, Owain'in uygulamayı kullanmak istemediği bir durumda hayal kırıklığına uğrayacağını kabul etse de, daha sık mesaj ve telefon ederek bu boşluğu dolduracağını belirtmektedir. Onun için Owain artık bir çocuk değildir, ancak yine de 'onun bebeği' olarak kalmıştır.
Uzmanlar ne diyor: bırakma sanatı kaybolmuş mu?
Sosyal medyada ruh sağlığı içeriği paylaşan pratisyen hekim ve yazar Dr. Martin Brunet, takip uygulamalarının kullanılmasını 'kişisel bir tercih' olarak nitelendirmektedir. Ancak, ebeveynlere kendi iyilikleri için 'yuvasından uçmalarına izin vermeleri' konusunda güçlü bir şekilde tavsiyede bulunmaktadır. Dr. Brunet'e göre, ebeveynliğin en zor kısımlarından biri bırakmaktır ve modern dijital dünya, ebeveynlerin bu görevlerini yerine getirmemelerini kolaylaştırmıştır. Teknoloji, ebeveynlerin çocuklarından tam olarak ayrılmalarını engelleme eğilimindedir ve bunun sağlıklı bir gelişim için olumsuz sonuçları olabilir.
Dr. Brunet'in perspektifi, takip uygulamalarının yalnızca güvenlik aracı olarak değil, aynı zamanda ebeveynlerin bağımsızlık vermekte zorlanmalarının bir göstergesi olarak görülmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Yetişkin çocuklarının hayatlarında bu kadar aktif bir rol oynamak, hem ebeveynlerin hem de çocukların sağlıklı bir ayrılma sürecini yaşamalarını engelleyebilir. Uzmanlar, teknolojinin sunduğu kolaylıkların, ebeveynlerin psikolojik olarak çocuklarından uzaklaşmalarını geciktirmesine neden olabileceğinden endişe duymaktadır.
Sonuç: denge ve güven arayışı
Takip uygulamalarının kullanılması konusu, basit bir evet ya da hayır sorusu değildir. Steven Medway'in örneğinde olduğu gibi, sorumlu bir şekilde kullanıldığında bu uygulamalar güvenlik sağlayabilir. Öte yandan, Maria Connolly'nin durumunda olduğu gibi, özel ihtiyaçları olan çocuklar için ek bir güvenlik ağı oluşturabilir. Ancak Dr. Martin Brunet'in uyarısı da göz ardı edilemez: ebeveynlerin çocuklarını bırakma konusunda öğrenmeleri ve bu süreci sağlıklı bir şekilde tamamlamaları gerekmektedir. Teknoloji, bu doğal ayrılma sürecini kolaylaştırması yerine, onu zorlaştırıyor olabilir. Sonuç olarak, takip uygulamalarının kullanılması kararı, her ailenin kendi koşullarını, ihtiyaçlarını ve değerlerini göz önünde bulundurarak vermesi gereken bireysel bir tercih olarak kalacaktır.
- Popüler Haberler -
Rusya'da Snapchat'e erişim engeli getirildi
Uzaydan gelen radyasyon 6 bin uçağı acil güncellemeye zorladi
Giderek büyüyen araçlar neden sorun haline geliyor?
Avustralya'nın sosyal medya yasağı YouTube'yi neden rahatsız ediyor?
Yapay zeka balonu patlarsa ne olur? İngiltere Merkez Bankası alarm veriyor
Yapay zeka reklamları moda dünyasını böldü



