Gizli operasyon ortaya çıktı! Pekin'in İngiliz Parlamentosu'na sızma girişimi

İngiltere'nin iç istihbarat servisi MI5, Salı günü Parlamento üyelerine karşı yürütülen bir casusluk kampanyası hakkında kritik bir uyarı yayınladı. Uyarıya göre, Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı (MSS), İngiltere hakkında hassas ve stratejik bilgiler toplamak amacıyla LinkedIn gibi mesleki ağ platformlarını istismar ederek parlamenterlerle ilişkiler kurmaya çalışmaktadır. Bu uyarı, Pekin için casusluk faaliyetinde bulunmakla suçlanan iki İngiliz vatandaşına karşı açılan davanın ani bir şekilde çökmesinden sadece birkaç hafta sonra kamuoyuna duyurulmuştur.

MI5'in resmi uyarısı ve Parlamento'ya iletilen tehdit değerlendirmesi

Avam Kamarası Başkanı Lindsay Hoyle, MI5'in uyarısını tüm Parlamento Üyelerine (MPs) ileterek, Çinli devlet aktörlerinin Parlamento'daki süreçlere müdahale etme ve faaliyetleri etkileme çabalarında "amansız" olduğu konusunda uyarmıştır. Hoyle, Pekin adına "ölçekte erişim gerçekleştirmek" için LinkedIn profillerini kullanan iki baş avcıyı özel olarak listelemiştir. Bu kişilerin profesyonel ağ platformlarını istismar ederek, işe alım uzmanları gibi davranarak milletvekillerine yaklaşmaya çalıştıkları belirtilmiştir. Güvenlik Bakanı Dan Jarvis, Parlamento'da yaptığı açıklamada, bu faaliyetin yabancı bir gücün kendi çıkarları lehine İngiltere'nin egemen işlerine müdahale etmek için gizli ve hesaplanmış bir girişim olduğunu vurgulayarak, hükümetin buna kesinlikle tolerans göstermeyeceğini ifade etmiştir.

Londra'daki Çin büyükelçiliği, yapılan tüm iddiaları kategorik olarak reddetmiş ve bunları "saf uydurma ve kötü niyetli iftira" olarak nitelendirmiştir. Çin tarafı, İngiltere'den ülkeler arasındaki ilişkilere zarar verdiğini söylediği bu "sahne sahte suçlamalar komedisini" durdurmasını talep etmiştir. Pekin yönetimi, bu tür iddiaların iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri gerginleştirdiğini ve karşılıklı güveni zedelediğini belirtmiştir.

Çöken dava ve hükümetin Çin'i "düşman" olarak tanımlamaması sorunu

MI5'in uyarısı, savcıların geçen ay Pekin için milletvekillerine casusluk yapmakla suçlanan iki İngiliz adama karşı açılan davayı ani bir şekilde terk etmesinin ardından gelmiştir. Eski bir parlamento araştırmacısı olan Christopher Cash ve akademisyen Christopher Berry, 1911 Resmi Sırlar Yasası kapsamında suçlanmışlardır. Ancak savcılar, hükümetin Çin'i resmi olarak bir "düşman" veya "ulusal güvenlik tehdidi" olarak tanımlamaması nedeniyle davayı sürdürmenin mümkün olmadığını açıklamıştır. Yasanın hükümleri gereğince, aktarılan bilgilerin bir düşman için faydalı olması halinde kovuşturma yapılabilmektedir. Savcılar, hükümetin Çin'i bu kategoriye yerleştirmediği için davayı düşürmek zorunda kaldıklarını belirtmiştir.

Başbakan Keir Starmer, iddia edilen suçların işlendiği dönemde iktidarda olan önceki Muhafazakar hükümeti, Çin'i bir düşman olarak tanımlamamak için politikalarını "çok dikkatli" bir şekilde ifade etmekle suçlamıştır. Starmer, bu politika tercihinin ekonomik çıkarlar ve ticari ilişkiler göz önünde bulundurularak yapıldığını ima etmiştir. Downing Street, hiçbir bakanın, hükümet üyesinin veya özel danışmanın bu karardan doğrudan sorumlu olmadığını belirtmiş, sorumluluğu önceki yönetimeye yüklemiştir. Ancak davanın çökmesinin ardından Starmer'ın kendisi, İngiltere'nin ulusal güvenliğine yönelik tehditlere göre Pekin ile ilişkiye öncelik vermekle suçlanmıştır.

Bu olay, İngiltere'nin casusluk ve müdahaleden kendini savunma ihtiyacını, dünyanın ikinci büyük ekonomisiyle ekonomik olarak bağlantılı kalırken dengeleme yeteneği hakkında ciddi sorular ortaya çıkarmıştır. Ulusal güvenlik ile ekonomik çıkarlar arasındaki bu çatışma, İngiltere'nin Çin politikasının temel sorunlarından biri haline gelmiştir.

MI5 şefinin tehdit değerlendirmesi ve yeni güvenlik yasası

Çöküşün ardından MI5 şefi Ken McCallum, Çinli casusların İngiltere için günlük bir ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğunu açıkça belirtmiştir. McCallum, Ekim ayındaki yıllık tehdit güncellemesinde, "Çin söz konusu olduğunda, İngiltere'nin tehditlere karşı kararlılıkla savunma yapması ve açıkça ulusumuza hizmet eden fırsatları değerlendirmesi gerekiyor" demiştir. Bu açıklama, casusluk davasının çökmesinin ardından yapılmış olup, istihbarat servisinin konuya ilişkin endişelerinin derinliğini göstermektedir.