ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Bunu yaşayanlar dikkat! Nörolojik hastalık riski artıyor

AA - | Son Güncelleme Tarihi:
Bunu yaşayanlar dikkat! Nörolojik hastalık riski artıyor

Türk Nöroloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Öztura, uyku bozukluklarının özellikle ilerleyen yaşlarda nörolojik hastalık riskini artırdığını belirtti. Prof. Dr. Öztura, uyku apnesi ve kronik uykusuzluğun beyin fonksiyonları üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Uykusuzluk ve uyku bozuklukları, yalnızca günlük yaşam kalitesini değil, aynı zamanda uzun vadede beyin sağlığını da ciddi şekilde tehdit ediyor. Türk Nöroloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Öztura'nın açıklamalarına göre, özellikle tedavi edilmeyen uyku apnesi ve kronik uykusuzluk, ilerleyen yaşlarda nörolojik hastalıkların ortaya çıkma riskini belirgin şekilde artırıyor. Modern yaşamın getirdiği stres, yoğun iş temposu ve sosyal alışkanlıklar, uyku düzeninin bozulmasına yol açarken, bu durumun hem çocuklarda hem de yetişkinlerde bilişsel ve bedensel sağlık üzerinde olumsuz sonuçlar doğurduğu vurgulanıyor.

UYKU DÜZENİ NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?

Prof. Dr. İbrahim Öztura, uykunun insan yaşamının vazgeçilmez bir parçası olduğunu ve ömrümüzün yaklaşık üçte birini uykuda geçirdiğimizi belirtiyor. Uyku sırasında beyin ve vücut, kendini yenileme ve onarma sürecine giriyor. Ancak bu sürenin kısaltılması ya da kalitesiz uyku, zamanla ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlıyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan bireyler, iş yoğunluğu ve uzun yolculuklar nedeniyle eve geç saatlerde dönüyor ve kendilerine ayırmak istedikleri zamanı uykudan çalarak karşılamaya çalışıyor. Bu durum, ortalama 7-7,5 saatlik uyku ihtiyacının karşılanamamasına ve uyku hijyeninin bozulmasına yol açıyor. Uyku hijyeninin bozulması ise, geç saatlerde yatma ve yetersiz uyuma şeklinde kendini gösteriyor; bu da çocuklarda okul başarısının, yetişkinlerde ise iş veriminin düşmesine neden oluyor.

KRONİK UYKUSUZLUK VE UYKU APNESİ: GÖRMEZDEN GELİNEN TEHLİKE

Toplumda yaygın olarak görülen uykusuzluk, çoğu zaman yeterince ciddiye alınmıyor. Prof. Dr. Öztura, kronik uykusuzluğun gerçek bir hastalık olduğunun altını çiziyor ve insanların büyük bir kısmının bu sorunu yaşamasına rağmen çok azının tıbbi yardım aldığını ifade ediyor. Anketlerde her iki kişiden birinin uykusuzluk çektiğini belirtmesine rağmen, doktora başvuranların oranı yalnızca yüzde 5-6 civarında kalıyor. Uykusuzluk yaşayan bireyler, ya uykuya dalamıyor ya da gece boyunca sık sık uyanıyor ve sabahları dinlenmiş hissetmeden güne başlıyor. Bu durum, gün boyu yorgunluk, gerginlik ve mutsuzluk gibi şikayetlere yol açıyor. Özellikle uyku apnesi sendromu, yalnızca horlama olarak görülmemeli; bu sendrom, gece boyunca solunumun durması ve oksijen seviyesinin düşmesiyle hem bedensel hem de bilişsel fonksiyonları olumsuz etkiliyor.

UYKU APNESİ VE NÖROLOJİK HASTALIKLAR ARASINDAKİ BAĞLANTI

Prof. Dr. Öztura'nın vurguladığı bir diğer önemli nokta ise, uyku apnesinin ilerleyen yaşlarda nörolojik hastalıklara davetiye çıkarabileceği. Uyku apnesi olan bireylerde gece boyunca oksijen seviyesinin düşmesi, beyin fonksiyonlarında bozulmalara ve zihinsel kapasitede azalmaya yol açabiliyor. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde yapılan araştırmalar, uyku apnesi hastalarında bilişsel işlevlerde belirgin etkilenmeler olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle sabahları dinlenmiş uyanamayan, gün içinde aşırı uykululuk ya da uyuyamama sorunu yaşayan kişilerin mutlaka bir hekime başvurmaları gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, uyku bozukluklarının bazı nörolojik hastalıkların habercisi olabileceği de unutulmamalı.

DOĞRU TEDAVİ YÖNTEMLERİ VE BİLİNÇSİZ İLAÇ KULLANIMINA KARŞI UYARI

Uyku sorunlarıyla mücadelede en önemli adım, sorunun kaynağının doğru şekilde tespit edilmesi ve uygun tedavi yönteminin seçilmesi. Prof. Dr. Öztura, uyku bozukluklarında ilk hedefin ilaçsız tedavi olması gerektiğini vurguluyor. Davranışsal tedavi yöntemleriyle, yanlış öğrenilmiş uyku alışkanlıklarının düzeltilmesi çoğu zaman başarılı sonuçlar verebiliyor. Bilinçsizce kullanılan uyku ilaçlarının ise uzun vadede ciddi yan etkilere yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuluyor. Uyku apnesi, horlama, gece nefes darlığı ve gündüz aşırı uyku hali gibi belirtileri olan bireylerin mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor.

Sonuç olarak, uykusuzluk ve uyku apnesi gibi uyku bozuklukları yalnızca günlük yaşamı değil, uzun vadede beyin sağlığını ve nörolojik hastalık riskini de etkiliyor. Uyku düzenine gereken önemin verilmesi, belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulması ve bilinçli tedavi yöntemlerinin tercih edilmesi, sağlıklı bir yaşam için büyük önem taşıyor.


Etiketler:
uykusuzluk uyku apnesi nörolojik hastalıklar beyin sağlığı uyku bozukluğu