ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Uzaylı uzay aracı mı yoksa doğal olay mı? 3I/ATLAS'ın gizemi çözülemiyor

Özkan Özger - | Son Güncelleme Tarihi:
Uzaylı uzay aracı mı yoksa doğal olay mı? 3I/ATLAS'ın gizemi çözülemiyor

Yıldızlararası nesne 3I/ATLAS, Dünya'ya en yakın geçişini gerçekleştirirken, Güneş'e doğru işaret eden garip bir çıkıntı göstererek bilim insanlarını şaşırtıyor. Hubble Uzay Teleskopu tarafından tespit edilen bu anti-kuyruk, kuyruklu yıldızlarda görülen normal davranıştan tamamen farklı.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Yıldızlararası kaynaktan gelen 3I/ATLAS adlı nesne, Dünya'ya sadece 167 milyon mil mesafeye kadar yaklaşmak üzere iken, astronomlar tarafından eşi görülmemiş bir gözlem fırsatı sunuyor. Bu kozmik ziyaretçi, güneş sistemi içinde hızla ilerlerken aylardır yakından takip ediliyor ve bilim insanlarının hem yer hem de uzay tabanlı teleskoplarını yöneltmelerine olanak tanıyor. Geniş olarak bir kuyruklu yıldız olduğu düşünülen 3I/ATLAS, Dünya'ya olan yaklaşımı sırasında tamamen beklenmedik bir davranış sergilemektedir.

Hubble'ın keşfettiği gizemli anti-kuyruk

NASA'nın Hubble Uzay Teleskopu, 21 Temmuz tarihinde 3I/ATLAS'ı ilk kez gözlemledikten sonra, bilim insanları nesneden çıkan olağandışı bir yapı fark ettiler. Bu yapı, geleneksel kuyruklu yıldızların karakteristik kuyruklarından tamamen farklı şekilde, Güneş'e doğru işaret eden ikinci bir kuyruk niteliğindedir. Araştırmacılar bu fenomeni "anti-kuyruk" olarak adlandırmışlardır ve bu bulgu, kuyruklu yıldızlar hakkındaki mevcut bilgilerimizi sorgulamaya başlamıştır. Hubble'ın Temmuz gözlemlerinden bu yana çekilen binlerce görüntü incelenerek, 3I/ATLAS'ın anti-kuyruğunun gerçek bir fiziksel jet olduğu sonucuna varılmıştır. Rayong, Tayland'daki Teerasak Thaluang teleskopu tarafından 13 Aralık'ta çekilen görüntüler, kuyruklu yıldızlar için nadir olan bu Güneş yönlü anti-kuyruğu açıkça göstermektedir.

Bilim insanlarının çelişkili açıklamaları

Harvard astronomu Avi Loeb, bu yılın başlarında yaptığı açıklamada, anti-kuyruğun "Güneş'e bakan tarafta artmış kütle kaybının" sonucu olabileceğini öne sürmüştür. Bu teoriye göre, Güneş'e daha yakın olan bölgede daha büyük parçaların kopması meydana gelmektedir. Bu daha büyük parçalar, Güneş'in radyasyon basıncından etkilenmeye daha az duyarlı olduğundan, daha yavaş hareket etmekte ve Güneş'e bakan tarafta birikmektedir. Loeb, Güneş'e en yakın geçişinden bir aydan fazla bir süre sonra bile 3I/ATLAS'ın anti-kuyruğunun hala belirgin şekilde gözlendiğini belirtmiştir. Ancak UCLA astronomu ve kuyruklu yıldız uzmanı David Jewitt, bu olayın tamamen doğal ve sıradan olduğunu savunmaktadır. Jewitt'e göre, çekirdeğin gündüz tarafının sıcak olması nedeniyle toz parçacıkları Güneş'e doğru fırlatılmakta ve bu durum tipik boyutta bir kuyruklu yıldız çekirdeğinin güneş ışığında süblimleşmesiyle tutarlıdır.

Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nden astronom Jason Wright, 29 Eylül tarihli bir blog yazısında Loeb'in 3I/ATLAS'ın bir uzaylı uzay aracı olabileceğine dair sonucunu eleştirmiştir. Wright, benzer güneşe doğru artışların daha önceki birkaç kuyruklu yıldızda da gözlendiğini ve bunun güneş rüzgarı tarafından süpürülmeyen büyük, fırlatılmış toz tanelerinin neden olduğunu belirtmiştir. Avrupa Uzay Ajansı bilim insanları da gözlemlenen ikincil kuyruğun, güneş sistemi kuyruklu yıldızları için tipik olan küçük katı parçacıklardan oluşan bir "toz kuyruğu" olabileceğini öne sürmüştür.

Açık kalan sorular ve gelecek araştırmalar

Loeb'in kendisi bile her olasılığı açık bırakmakta, anti-kuyruğun "3I/ATLAS'ın güneşe bakan tarafından dökülen buz parçacıklarının güneş ışığını saçılmasının" sonucu olabileceğini öne süren iki başka makale yazmıştır. Bu teoriye göre, küçük buz parçacıkları, güneş radyasyon basıncı tarafından önemli ölçüde geri itilmeden önce buharlaşmakta ve bu nedenle asla geleneksel bir kuyruklu yıldız kuyruğu olarak görünmemektedir. Loeb, henüz hakemli incelemeye tabi tutulmamış bir makalede, anti-kuyruğun "3I/ATLAS'ın Güneş'ten uzağa doğru gravitasyonel olmayan ivmesi nedeniyle geride kalan nesnelerin bir sürüsü" olabileceğini de öne sürmüştür.

3I/ATLAS'ın anti-kuyruğunun doğası hala bir gizemdir çünkü gaz ve mikrometre-toz parçacıklarının güneş radyasyon basıncı ve güneş rüzgarı tarafından Güneş'ten uzağa itilmesi ve bir kuyruk görünümü yaratması beklenmektedir. Bu durum, güneş sistemi kuyruklu yıldızlarında rutin olarak görüldüğü şeklidir. Ancak 3I/ATLAS'ın gösterdiği davranış, bu beklentilerin dışında kalmaktadır. Loeb, beklenmedik şeyleri beklemeye hazır olmamız gerektiğini savunmakta ve "anormallikleri tanıyarak, yeni bir şey öğrenebileceğimizi" belirtmektedir. Araştırmacı, bu tür anomalileri görmezden gelerek cahil kalmanın yerine, onları inceleyerek bilim insanlarının yeni keşiflere ulaşabileceğini vurgulamaktadır.

3I/ATLAS'ın Dünya'ya yaklaşması sırasında gösterdiği sıradışı davranış, astronomlara bu yıldızlararası nesneyi detaylı bir şekilde inceleme fırsatı vermektedir. Hem yer hem de uzay tabanlı teleskoplar tarafından yapılan gözlemler, anti-kuyruğun gerçek doğasını aydınlatmaya yardımcı olabilecek değerli veriler sağlamaktadır. Bu araştırmalar, kuyruklu yıldızların davranışı ve yapısı hakkında ek bilgiler ortaya çıkarabilir ve belki de yıldızlararası nesnelerin özelliklerini daha iyi anlamamızı sağlayabilir.


Etiketler:
3I/ATLAS kuyruklu yıldız astronomia uzay Dünya