ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

James Webb teleskopu, erken evrendeki obur kara deliği keşfetti

Neslişah Yumak - | Son Güncelleme Tarihi:
James Webb teleskopu, erken evrendeki obur kara deliği keşfetti

James Webb Uzay Teleskopu, Büyük Patlama'dan sadece 570 milyon yıl sonra yaşamış olan ve hızla büyüyen bir süper kütleli kara deliği tespit etti. CANUCS-LRD-z8.6 galaksisinin merkezinde bulunan bu kara delik, bilim insanlarının erken evren hakkındaki anlayışını kökten değiştiriyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

James Webb Uzay Teleskopu kullanılarak yapılan gözlemlerde, astronomlar tarafından evrenin ilk dönemlerinde yaşamış olan ve inanılmaz hızda beslenip büyüyen bir süper kütleli kara delik ortaya çıkarılmıştır. Evrenin oluşumundan sadece 570 milyon yıl sonrasına ait olan bu kara delik, CANUCS-LRD-z8.6 adlı galaksinin çekirdeğinde konumlanmaktadır. Bu bulgu, kozmoloji alanında çalışan bilim insanlarının kara delikler ve galaksiler hakkında sahip oldukları temel bilgilere ciddi bir meydan okuma niteliğindedir.

Küçük Kırmızı Noktalar ve evreni kıran galaksiler

CANUCS-LRD-z8.6 galaksisi, 'Küçük Kırmızı Noktalar' olarak adlandırılan ve erken evrendeki galaksi sınıflandırmasında yer alan bir örnek teşkil etmektedir. Bu galaksiler, 2022 yılından itibaren James Webb Teleskopu tarafından düzenli olarak gözlemlenmeye başlanmıştır. Küçük Kırmızı Noktalar, astronomik araştırmaların merkezinde yer alan ve bilim insanlarını derinden şaşırtan nesnelerdir. Bunun temel sebebi, bu galaksilerin galaksi evriminin bilinen modellerine tamamen uyumsuz görünmeleridir. Galaksiler ile onların merkezindeki süper kütleli kara deliklerin birlikte nasıl evrimleştiğine dair mevcut anlayışımız, bu Küçük Kırmızı Noktaların varlığını açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Bu durum, bazı araştırmacıların bu galaksileri 'evreni kıran' nesneler olarak nitelendirmesine neden olmuştur.

Küçük Kırmızı Noktaların bilim insanlarını bu denli şaşırtan nedeni, onların içerdikleri yıldız kütlelerinin veya barındırdıkları kara delik kütlelerinin, bu kadar küçük ve erken dönem galaksilerinde bulunması beklenen değerleri önemli ölçüde aşmasıdır. Bir taraftan bu galaksiler, içerdikleri yıldızların kütlesi açısından beklentileri aşan yoğunluğa sahiptir. Diğer taraftan ise, barındırdıkları süper kütleli kara deliklerin boyutları, böylesine küçük bir galakside yer alması teorik olarak mümkün olmayan seviyelere ulaşmaktadır.

James Webb'in NIRSpec aracı ile yapılan keşif

CANUCS-LRD-z8.6'daki hızla beslenip büyüyen süper kütleli kara deliğin keşfi, James Webb Uzay Teleskopu'nun Yakın-Kızılötesi Spektrografı (NIRSpec) adlı gelişmiş cihazı tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu cihaz, çok zayıf ışık sinyallerini algılayabilme ve spektral özellikleri yüksek hassasiyetle tespit edebilme yeteneğine sahiptir. Yapılan bu keşif, Küçük Kırmızı Noktalar hakkında uzun süredir devam eden merak ve sorulara bilim insanlarını sonunda cevaplara ulaştırabilecek niteliktedir.

Slovenya'daki Ljubljana Üniversitesi FMF'den araştırma ekibinin lideri Roberta Tripodi, bu keşfin önemini vurgulayan bir açıklamada şunları belirtmiştir: 'Bu keşif gerçekten olağanüstü niteliktedir. Büyük Patlama'dan 600 milyon yıldan daha kısa bir zaman diliminin ardından bir galaksi gözlemledik ve bu galaksi sadece bir süper kütleli kara deliğe ev sahipliği yapmakla kalmıyor, aynı zamanda bu kara delik hızla büyümektedir. Bu büyüme hızı, bu kadar erken bir kozmik dönemde böylesine bir galakside bekleyeceğimizden çok daha yüksektir.' Tripodi, bu bulguların erken evrendeki kara delik ve galaksi oluşum süreçlerine dair mevcut anlayışımıza ciddi bir meydan okuma oluşturduğunu ve bu nesnelerin nasıl ortaya çıktığına ilişkin yeni araştırma yollarının açılmasını sağladığını vurgulamıştır.

Spektral analiz ve kara deliğin parmak izi

CANUCS işbirliği çerçevesinde yürütülen araştırmalarda, Tripodi ve ekip üyeleri CANUCS-LRD-z8.6'dan gelen ve yaklaşık 13,2 milyar yıldır Dünya'ya seyahat eden ışığın spektrumunu detaylı biçimde analiz etmişlerdir. Bu spektral analiz, erken galaksinin kompakt merkezi bölgesinin çevresinde hızla dönen ve yüksek oranda iyonize olmuş gazın bulunduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu gaz yapısı, beslenip yığılan bir kara deliğin açık ve net bir parmak izi niteliğindedir. Kara delikler çevresindeki materyali çekerek beslenirken, bu süreçte muazzam enerji açığa çıkar ve gaz iyonize olur.

Daha ileri analizler, CANUCS-LRD-z8.6'nın çekirdeğinde güneşin yaklaşık 100 milyon katı kütleye sahip bir süper kütleli kara deliğin bulunduğunu ortaya çıkarmıştır. Modern evrendeki büyük galaksiler milyarlarca güneş kütlesine eşdeğer çok daha devasa kara deliklere ev sahipliği yapabilse de, CANUCS-LRD-z8.6'daki kara deliğin kütlesi, evriminin bu kadar erken bir aşamasında, henüz ağır elementlerle zenginleştirilmemiş kompakt bir galaksi için şaşırtıcı derecede büyüktür.

Yıldız kütlesi ve kara delik arasındaki uyumsuzluk

CANUCS-LRD-z8.6'dan yayılan enerjiyi ölçerek, araştırma ekibi bu galaksinin yıldız popülasyonunun toplam kütlesi de dahil olmak üzere çeşitli özelliklerini tahmin edebilmiştir. Bu ölçüm, galaksideki yıldızların toplam kütlesini merkezi süper kütleli kara deliğinin kütlesiyle karşılaştırmalarına olanak tanımıştır. Bu oran, astronomik araştırmalar açısından son derece önemlidir. Çünkü astronomlar tarihsel olarak merkezi süper kütleli kara deliklerin büyümesinin, artan yıldız popülasyonları aracılığıyla galaksiler büyüdüğü zaman meydana geldiğini düşünmüşlerdir. Bu iki fenomen arasında doğru orantılı bir ilişki olduğu kabul edilmiştir.

Ancak CANUCS-LRD-z8.6 bu erken kozmik dönemde gözlemlenen en kütleli ev sahibi galaksi olmasına rağmen, merkezi kara deliği hala bilim insanlarının yıldız kütlesinin kara delik kütlesine olan standart oranını kullanarak tahmin edeceklerinden çok daha büyüktür. Araştırma ekibi, bu bulguların erken evrendeki kara deliklerin onlara ev sahipliği yapan galaksilerden çok daha hızlı bir şekilde büyümüş olabileceğini gösterdiğini düşünmektedir. Bu sonuç, kara delik ve galaksi evriminin birbirleriyle ilişkili olduğu konusundaki geleneksel anlayışı sorgulamaya yöneltmektedir.

Evrenin ilk dönemlerine dair yeni perspektif

James Webb Teleskopu tarafından yapılan bu keşif, kozmoloji ve astrofizik alanında çalışan bilim insanlarının evrenin ilk dönemleri hakkında sahip oldukları bilgileri yeniden değerlendirmelerini zorunlu kılmaktadır. CANUCS-LRD-z8.6'daki kara delik, erken evrendeki kara delik oluşum mekanizmalarının, günümüz evrenindekinden önemli ölçüde farklı olabileceğini işaret etmektedir. Bu bulgular, kara deliklerin nasıl bu kadar hızlı bir şekilde muazzam kütlelere ulaşabildiğini ve galaksiler ile kara deliklerin evriminin nasıl birbirleriyle ilişkili olduğunu anlamak için yeni araştırma çerçeveleri oluşturulmasının gerekliliğini göstermektedir. James Webb Uzay Teleskopu'nun sunduğu bu yeni veriler, evrenin en gizemli nesneleri olan kara deliklerin sırlarını çözmek için bilim insanlarına değerli ipuçları sağlamaktadır.


Etiketler:
James Webb Teleskopu Kara delik keşfi Erken evren Küçük Kırmızı Noktalar Kozmoloji