ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

28 yıl sonra buzullar kaybolan adamı ortaya çıkardı

Kubilay Dikmen - | Son Güncelleme Tarihi:
28 yıl sonra buzullar kaybolan adamı ortaya çıkardı

Pakistan'ın kuzeyindeki Supat Vadisi'nde, 1997'de kaybolan bir adamın cesedi, eriyen bir buzulun altından neredeyse 30 yıl sonra ortaya çıktı. İklim değişikliğiyle hızlanan buzul erimesi, kayıp hayatların ve yıllardır süren sırların gün yüzüne çıkmasına neden oluyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Pakistan'ın kuzeyinde yer alan Supat Vadisi, son günlerde sıra dışı bir keşfe sahne oldu. 1997 yılında kaybolan ve o tarihten bu yana kendisinden haber alınamayan 31 yaşındaki Naseeruddin'in cesedi, eriyen bir buzulun altından neredeyse üç on yıl sonra ortaya çıkarıldı. Bu olay, iklim değişikliğinin etkisiyle Pakistan'daki buzulların hızla geri çekilmesinin, yıllardır çözülemeyen kayıp vakalarını ve saklı sırları gün yüzüne çıkardığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Buzulların erimesiyle ortaya çıkan kayıp hayatlar

Haziran 1997'de, Supat Vadisi'nin zorlu coğrafyasında yolculuğa çıkan Naseeruddin, bir daha geri dönmedi. Geride bir eş ve iki küçük çocuk bırakan Naseeruddin'in kayboluşu, ailesi için yıllarca süren belirsizliğe ve acıya yol açtı. Yakınları, defalarca buzulun çevresinde arama yaptı; ancak hiçbir iz bulamadılar. Yıllar boyunca umutlarını yitirmeyen aile, sonunda aramalarını durdurmak zorunda kaldı. Ta ki 31 Temmuz 2024'e kadar... O gün, bölgede hayvanlarını otlatan çoban Omar Khan, buzulların arasında bir cesetle karşılaştı. Khan'ın ifadesine göre, ceset ve üzerindeki kıyafetler neredeyse hiç bozulmamıştı. Yanında bulunan kimlik kartı sayesinde, cesedin kimliği kısa sürede tespit edildi. Bu dramatik buluş, sadece bir ailenin yıllar süren bekleyişine son vermekle kalmadı; aynı zamanda iklim değişikliğinin buzullar üzerindeki etkilerini de gözler önüne serdi.

Pakistan, kutup bölgeleri dışında dünyadaki en fazla buzulun bulunduğu ülkelerden biri olarak biliniyor. Yaklaşık 7 bin buzulun yer aldığı bu coğrafyada, erime süreci her geçen yıl daha da hızlanıyor. Özellikle son yıllarda kar yağışının azalması, güneş ışınlarının doğrudan buzul yüzeyine ulaşmasına ve erimenin hızlanmasına sebep oluyor. Bu durum, sadece doğal yapıyı değil, aynı zamanda geçmişte buzulların derinliklerine gömülen hayatları da etkiliyor. Naseeruddin'in cesedinin ortaya çıkışı, buzul erimesinin insan yaşamı üzerindeki etkilerini çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Anahtar kelime olan "buzul", bu olayda hem doğal bir engel hem de koruyucu bir unsur olarak öne çıkıyor.

Buzulun koruyucu etkisi ve bilimsel önemi

Buzullar, aşırı düşük sıcaklık ve oksijen seviyeleriyle, organik materyalin bozulmasını büyük ölçüde yavaşlatan doğal koruma odaları olarak işlev görüyor. Naseeruddin'in cesedi de, buzulun içinde geçen yaklaşık 28 yıl boyunca neredeyse hiç bozulmadan kalmayı başardı. Uzmanlara göre, buzulun sunduğu düşük nem ve oksijen ortamı, cesedin hızlıca donmasını ve adeta mumyalanmasını sağladı. Bu sayede, hem kıyafetleri hem de kişisel eşyaları, hatta kimlik kartı bile zarar görmeden günümüze ulaşabildi. Bu tür bulgular, bilim insanlarına hem insan vücudunun aşırı soğukta nasıl korunduğu hem de geçmişte yaşanan olaylar hakkında değerli bilgiler sunuyor. Buzulun doğal koruyucu etkisi, sadece Pakistan'da değil, dünyanın farklı bölgelerinde de benzer şekilde gözlemleniyor.

Dünyanın çeşitli yerlerinde, özellikle yüksek rakımlı ve soğuk bölgelerde, eriyen buzulların altından insan kalıntıları ve tarihi eserler ortaya çıkıyor. En bilinen örneklerden biri, 1991 yılında İtalya Alpleri'nde bulunan ve "Ötzi Buz Adamı" olarak adlandırılan 5 bin yıllık ceset. Benzer şekilde, I. Dünya Savaşı'nda yaşamını yitiren askerlerin kalıntıları da Alpler'deki buzulların erimesiyle gün yüzüne çıkmıştı. Pakistan'daki bu son olay, buzulun koruyucu etkisinin ne kadar güçlü olabileceğini ve iklim değişikliğinin bu tür bulguların ortaya çıkmasında nasıl bir rol oynadığını bir kez daha gösterdi. Anahtar kelime olan "buzul", hem bilimsel hem de insani açıdan bu keşiflerin merkezinde yer alıyor.

İklim değişikliğinin buzullar üzerindeki etkisi ve geleceğe dair endişeler

Pakistan'daki buzullar, son yıllarda iklim değişikliğinin etkisiyle hızla eriyor. Özellikle kuzey bölgelerde, kar yağışındaki azalma ve sıcaklıkların artması, buzulların daha hızlı çözülmesine yol açıyor. Bu süreç, sadece doğal çevreyi değil, aynı zamanda bölgedeki toplulukların yaşamını da doğrudan etkiliyor. Buzulların erimesiyle birlikte, geçmişte kaybolan insanların kalıntıları ve kişisel eşyaları ortaya çıkarken, aynı zamanda arkeolojik ve paleoklimatik veriler de gün yüzüne çıkıyor. Ancak bu gelişmeler, beraberinde yeni endişeleri de getiriyor. Çünkü buzulların hızla yok olması, su kaynaklarının azalmasına ve ekosistemin dengesinin bozulmasına neden olabilir.

Supat Vadisi'nde yaşanan bu olay, iklim değişikliğinin buzullar üzerindeki yıkıcı etkilerini gözler önüne sererken, bölgedeki toplulukların da bu değişimden nasıl etkilendiğini gösteriyor. Özellikle dağ köylerinde yaşayan insanlar için, buzulların erimesi hem geçim kaynaklarını hem de yaşam alanlarını tehdit ediyor. Ayrıca, kayıp yakınlarını yıllarca arayan aileler için, buzulun erimesiyle ortaya çıkan kalıntılar, bir nebze de olsa belirsizliğe son veriyor. Anahtar kelime olan "buzul", hem çevresel hem de toplumsal açıdan bu sürecin en önemli unsuru olarak öne çıkıyor.

Dünya genelinde benzer keşifler ve buzulun sırları

Naseeruddin'in cesedinin bulunması, dünya genelinde eriyen buzulların ortaya çıkardığı benzer olayları akıllara getiriyor. Örneğin, 2017 yılında Alpler'de I. Dünya Savaşı'ndan kalma askerlerin cesetleri bulunmuştu. Yine Everest'te kaybolan dağcıların kalıntıları, buzulların erimesiyle ortaya çıkmaya devam ediyor. Bu tür keşifler, hem bilim insanları hem de kayıp yakınları için büyük önem taşıyor. Çünkü buzulun koruyucu etkisi sayesinde, yıllar hatta yüzyıllar boyunca kaybolan hayatlar ve tarihi olaylar hakkında yeni bilgiler edinilebiliyor.

Bununla birlikte, buzulun sunduğu koruma her ne kadar etkileyici olsa da, zamanla dokularda kuruma ve yapısal bozulmalar kaçınılmaz olabiliyor. Yine de, Naseeruddin'in cesedinin neredeyse eksiksiz biçimde günümüze ulaşması, ölüm anı ve o dönemin çevresel koşulları hakkında önemli ipuçları sunuyor. Anahtar kelime olan "buzul", bu tür keşiflerin ve bilimsel araştırmaların temelini oluşturuyor.

Sonuç olarak, Pakistan'ın Supat Vadisi'nde yaşanan bu olay, iklim değişikliğinin buzullar üzerindeki etkilerini ve buzulun doğal koruyucu gücünü çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Eriyen buzullar, sadece geçmişin sırlarını değil, aynı zamanda geleceğe dair önemli uyarıları da beraberinde getiriyor. Bu tür olaylar, hem bilimsel hem de insani açıdan buzulların ne kadar kritik bir rol oynadığını bir kez daha hatırlatıyor.


Etiketler:
buzul Pakistan iklim değişikliği kayıp adam Supat Vadisi