Trump'ın ekonomi politikaları ABD'de seçmenleri ikiye böldü

ABD'de 2026 yılında gerçekleştirilecek ara seçimler öncesinde, Donald Trump'ın ekonomi politikalarının toplum üzerindeki etkisi ve seçmenlerin bu politikalara bakışı, ülke gündeminde geniş yankı buluyor. Son dönemde yapılan anketler, Trump'ın ekonomi yönetimine ilişkin Amerikan halkının önemli bir kısmında ciddi soru işaretleri oluştuğunu ortaya koydu. Özellikle fiyatlar, enflasyon ve ekonomik refah konularında Trump'ın açıklamalarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı tartışma konusu haline gelirken, bu durum yaklaşan seçimler öncesinde siyasi atmosferi de doğrudan etkiliyor.

Ekonomi politikaları seçmen güvenini sarsıyor

Trump'ın ekonomi politikaları, ABD'de seçmenlerin gündeminde ilk sıralarda yer alıyor. Yapılan son YouGov/CBS anketine göre, katılımcıların yüzde 61'den fazlası, Trump'ın fiyatlar ve enflasyon konusundaki açıklamalarının olduğundan daha olumlu bir tablo çizdiği görüşünde. Bu oran, Trump'ın ekonomi politikalarının toplumun geniş kesimlerinde beklenen güveni sağlayamadığını gösteriyor. Ayrıca, seçmenlerin yüzde 45'i, Trump'ın ekonomi politikalarının 2026 yılında kendilerini mali açıdan daha kötü bir duruma getireceğini düşünüyor. Anket sonuçları, ABD piyasalarındaki olumsuz gidişattan Trump'ın selefi Joe Biden'dan daha fazla sorumlu tutulduğunu da ortaya koyuyor. Özellikle yüzde 47'lik bir kesim, ekonomik sorunların başlıca sorumlusu olarak Trump'ı işaret ediyor. Ekonomi yönetiminde genel onay oranının yüzde 37'de kalması ise, Trump'ın ekonomi politikalarına duyulan güvenin oldukça düşük seviyelerde olduğunu gözler önüne seriyor.

Enflasyon ve işsizlik Trump'ın vaatlerini gölgede bırakıyor

ABD ekonomisindeki güncel göstergeler, Trump'ın ekonomi politikalarının vaat ettiği refahı sağlayamadığına işaret ediyor. Ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYİH) büyüme oranı, geçtiğimiz yıl yüzde 2,8 iken bu yıl yüzde 1,6'ya gerilemiş durumda. Uzmanlar, bu düşüşte Trump'ın ekonomi politikaları kapsamında uyguladığı ticaret savaşlarının etkili olduğunu belirtiyor. İşsizlik oranı ise yüzde 4,3 seviyesinde seyrediyor ve bu oran, özellikle orta ve düşük gelirli aileler için ekonomik baskının artmasına yol açıyor. Enflasyon ise, enerji, kamu hizmetleri ve temel gıda maddelerinde yaşanan fiyat artışlarıyla birlikte, toplumun geniş kesimlerini olumsuz etkiliyor. Tüketici fiyat endeksinin yüzde 3 seviyesinde kalması, ekonomik sıkıntıların devam ettiğini gösteriyor. Tüm bu göstergeler, Trump'ın ekonomi politikalarının toplumun beklentilerini karşılamaktan uzak olduğunu ortaya koyuyor.