ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

İzlanda'dan kritik uyarı! Atlantik akıntısı çöküşü kapıda mı?

Fatih Coşgun - | Son Güncelleme Tarihi:
İzlanda'dan kritik uyarı! Atlantik akıntısı çöküşü kapıda mı?

İzlanda, atlantik akıntısı sisteminin olası çöküşünü ulusal güvenlik tehdidi olarak değerlendiriyor. Bilim insanları, bu gelişmenin hem Avrupa hem de tüm dünya için ciddi iklimsel sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

İzlanda hükümeti, atlantik akıntısı olarak bilinen Atlantik Meridional Dönüşüm Dolaşımı'nın (AMOC) çöküş ihtimalini ülke için varoluşsal bir tehdit ve ulusal güvenlik meselesi olarak ilan etti. Bilim insanlarının uyarılarına kulak veren İzlanda, bu kritik akıntı sisteminin bozulmasının sadece ülkeyi değil, kuzey Avrupa'yı ve hatta küresel iklimi derinden etkileyebileceği gerekçesiyle acil müdahale planları hazırlamaya başladı. Hükümet yetkilileri, atlantik akıntısı çöküşünün enerji, gıda güvenliği ve altyapıdan uluslararası taşımacılığa kadar geniş bir risk yelpazesi oluşturduğuna dikkat çekiyor.

Atlantik akıntısı neden kritik önemde?

Atlantik akıntısı, Ekvator'dan kutuplara sıcak su taşıyan ve soğuk suyu ters yönde hareket ettiren karmaşık bir okyanus dolaşım sistemidir. Bu akıntı, Avrupa'nın kış aylarında ılıman bir iklime sahip olmasında belirleyici rol oynar. Ancak son yıllarda küresel sıcaklıkların artması, Arktik buzullarının daha hızlı erimesine ve Grönland'dan okyanusa büyük miktarda tatlı su akmasına yol açıyor. Bilim insanları, bu tatlı suyun atlantik akıntısı üzerinde bozucu bir etki yarattığını ve sistemin dengesini tehdit ettiğini belirtiyor. Akıntının zayıflaması ya da tamamen çökmesi, Avrupa'da sıcaklıkların dramatik şekilde düşmesine ve "yeni bir buzul çağı" benzeri koşulların ortaya çıkmasına neden olabilir.

İzlanda'nın ulusal güvenlik yaklaşımı ve alınan önlemler

İzlanda İklim Bakanı Jóhannes Páll Jóhannsson, atlantik akıntısı riskinin ilk kez Ulusal Güvenlik Konseyi'nde resmi olarak ele alındığını açıkladı. Hükümet, bu tehdide karşı bakanlıklar arasında koordinasyon sağlayacak bir felaket hazırlık planı üzerinde çalışıyor. Plan kapsamında enerji ve gıda güvenliğinden altyapı dayanıklılığına, uluslararası taşımacılıktan toplumun genel direncine kadar pek çok alan için risk değerlendirmeleri yapılıyor. İzlanda, atlantik akıntısı çöküşünün ülke ekonomisi ve toplumsal yaşam üzerindeki potansiyel etkilerini en aza indirmek amacıyla, bilimsel araştırmalar ve politika geliştirme süreçlerine hız verdi.

Küresel etkiler ve bilimsel uyarılar

Atlantik akıntısı sisteminin çöküşü, yalnızca kuzey Avrupa'yı değil, tüm dünyayı etkileyebilecek sonuçlar doğurabilir. Bilim insanları, bu tür bir bozulmanın Afrika, Hindistan ve Güney Amerika'da tarımsal üretimi belirleyen yağış düzenlerinde ciddi değişikliklere yol açabileceğini vurguluyor. Ayrıca, Antarktika çevresindeki buzulların daha hızlı erimesi ve kıtanın ısınmasının hızlanması da olası sonuçlar arasında gösteriliyor. Uzmanlar, küresel sıcaklıklar yükselmeye devam ederse, atlantik akıntısı çöküşünün önümüzdeki on yıllarda kaçınılmaz hale gelebileceği konusunda uyarıyor. Bu nedenle, dünyanın dört bir yanındaki hükümetler ve araştırma kurumları, konuyla ilgili bilimsel çalışmalara ve risk analizlerine daha fazla kaynak ayırmaya başladı.

Uluslararası iş birliği ve bölgesel hazırlıklar

İskandinav ülkeleri, atlantik akıntısı tehdidinin toplumsal ve ekonomik etkilerini değerlendirmek için ortak projeler yürütüyor. Ekim ayında düzenlenen "Nordik Tipping Week" laboratuvarında, 60 uzman bu olası senaryonun toplum üzerindeki etkilerini inceledi ve öneriler geliştirdi. Finlandiya Meteoroloji Enstitüsü'nden bilim insanları, atlantik akıntısı çöküşünün zamanlaması konusunda çeşitli araştırmalar olduğunu, ancak sosyal etkilerinin henüz yeterince anlaşılmadığını belirtiyor. Norveç ve Birleşik Krallık gibi ülkeler, atlantik akıntısı riskini ulusal güvenlik gündemine alıp almayacaklarını yeni araştırmalar ışığında değerlendirmeye devam ediyor. Birleşik Krallık hükümeti, ani bir çöküşün bu yüzyıl içinde olmasının düşük ihtimal olduğunu açıklasa da, iklim sistemlerinin geri dönüşü olmayan bir noktaya ulaşmasını önlemek için 81 milyon sterlinden fazla bütçe ayırdı.

Bilimsel ilerleme ve zamanla yarış

Almanya'nın Potsdam İklim Etkileri Enstitüsü'nden uzmanlar, atlantik akıntısı konusunda bilimsel gelişmelerin hızlandığına ve harekete geçmek için zamanın giderek azaldığına dikkat çekiyor. Bilim insanları, sera gazı emisyonlarının artmaya devam ettiği ve küresel ısınmanın hızlandığı bir dönemde, atlantik akıntısı gibi hayati öneme sahip sistemlerin korunmasının her zamankinden daha acil olduğunu vurguluyor. Pazartesi günü, 30'dan fazla üniversite ve uluslararası kuruluştan bilim insanları, buzulların ve buz örtülerinin hızla erimesiyle ilgili yeni uyarılar yayınladı. Bu gelişmeler, atlantik akıntısı çöküşünün yalnızca bir çevre sorunu değil, aynı zamanda küresel bir güvenlik meselesi haline geldiğini gösteriyor.


Etiketler:
atlantik akıntısı iklim değişikliği izlanda amoc küresel ısınma