ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


"KONTROLLÜ MUKABELE"

İsrail- İran arasında yaşananları yazmak için uygun bir başlık aradım. Önce "kontrollü saldırı" desem mi diye düşündüm ama uymadı. Uymadı çünkü İran'ın gönderdiği yüzlerce dron ve füze sinek vızıltısı gibi durdu. Dolaysıyla saldırı kelimesi aşırı bir anlam taşıyacaktı. Sonra acaba "kontrollü misilleme" desem mi diye düşündüm. O da uymadı. Çünkü misilleme size verilen bir zarara karşı en azından aynı oranda zarar vermekti.

İsrail sizin elçiliğinizi yerle bir ederek generallerinizi öldürürken, sizin gönderdiğiniz kamikaze dronlar İsrail'de bir karayolunun kenarında sadece küçük bir oyuk açmıştı. Çünkü çoğu drone İsrail hava sahasına bile girmeden imha edilmişti. İran'ın kendince verdiği karşılık ne bir saldırı, ne de bir misillemeydi. Olsa olsa bu duruma karşılık gelebilecek en yakın "mukabele" "karşı gelme" anlamı taşıyan düşük profil bir başlığı hakediyordu.

Daha da ötesini asla değil.

PEKİ KURBAĞA ÜRKTÜ MÜ?

İsrail Suriye'deki İran elçiliğini bombaladıktan sonra İran ilk kez doğrudan karşılık vermeye mecbur bırakıldı. Bugüne kadar İran hep vekilleri üzerinden İsrail'e karşı koydu. Ya Lübnan Hizbullah'ı, ya Yemen'deki Husiler,

ya da Suriye'deki Şii milisleri üzerinden yaptı bu işi. Ancak ilk kez drone ve füzeleri atarken konum da bildirdi. Yani İran ilk kez kendi toprakları üzerinden ve kimliğini gizlemeden cevep verdi. Peki attığı taş ürküttüğü kurbağaya değdi mi? Daha doğrusu Kurbağa gerçekten ürktü mü? Kesinlikle hayır. Madem tarihinde ilk kez kendi topraklarından İsrail'e bir saldırı yapacaktın ve madem amacın İsrail'i korkutup durdurmaktı en azından bir iki askeri hedefi vurman gerekmiyor muydu? Caydırıcılık başka türlü olabilir mi! ABD, İsrail ve Batı'nın hedefine girecek kadar aldığın riske değdi mi bu yaptığın?

İRAN MESAJI ALDI

İran ile ABD karşılıklı beklenti ve mesajlarını Türkiye üzerinden iletti. ABD Dışişleri Bakanı Blinken Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'la görüşerek İran tarafının itidalli davranması gerektiğini, aksi halde İsrail'i savunmak zorunda kalabilecekleri mesjını iletti. Hakan Fidan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan'la görüştü, Blinken'ın mesajını iletti. CIA Başkanı William Burns da MİT Başkanı İbrahim Kalın' arayarak İsrail ve İran arasında ara bulmasını istedi. İran mesajı aldı ancak görüntüyü kurtarmak için sembolik de olsa bir karşılık vermesi gerekiyordu. Öyle de oldu. Cumartesi gecesi tüm yaşananların özeti "kontrollü mukabele" oldu.

ŞİMDİ NE OLACAK?

İran karşılık verdiklerini ve kendileri açısındar konunun kapandığını açıkladı. ABD de konunun kapanmasını istedi. Zira bölgesel bir savaşı Amerika şimdilik istemiyor. Rusya- Ukrayna savaşı, Çin- Tayvan sorunu varken şimdilik İran'la üçüncü bir cephe açmak istemiyor. Ancak Netenyahu siyaseten varlığının devamı için kontrollü bir gerilimde kararlı. Zira Gazze'ye yaptığı vahşi saldırılarla ABD ve Batı'nın desteğini sınırlı alabildi. Netenyahu ABD ve Batı'nın sonsuz kredisi için İran'ı hedefe koymak istiyor. O yüzde İran'a yeni bir saldırı ihtimalinden bahsediliyor. Ancak yanıtı bilinmeyen soru İran bir daha karşılık verecek mi ve vereceği karşılığın şiddeti, çapı ne olacak? Zira bu sorunun cevabı aynı zamanda bölgesel bir savaş olup olmayacağına dair de bir yanıt niteliği taşıyacak.


Yazarın diğer yazıları