Çocuğunuza 10 yaşına kadar bütçeyi öğretin

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocukların finansal bilinç kazanmasının erken yaşta başlaması gerektiğini söyledi. Prof. Tarhan “Çocuğa 10 yaşına kadar bütçe yönetimi öğretilmeli. Kolay elde etmemeli. 10 yaşından sonra geç kalınır” dedi.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, tasarruf, bütçe yönetimi ve paranın psikolojisi konusunu değerlendirdi. Psikolojik dayanıklılığın küçük yaşta geliştirilebileceğini ifade eden Psikiyatrist Prof. Dr. Tarhan, "Çocuğa 10 yaşına kadar bütçe yönetimi öğretilmeli. 10 yaşından sonra geç kalınır. Çocuk istediği her şeyi hemen elde etmemeli. Ödevini yapınca çikolata vermek, beklemeyi öğretmek gerekir. Bu, doyum erteleme becerisini kazandırır" dedi.

BAĞIMLILIK RİSKİ VAR
Prof. Dr. Tarhan, ailelerin sık yaptığı hataya da dikkat çekerek, "Çocuk ağlayınca istediğini hemen vermek anne babanın egosunu tatmin eder ama çocuğun hiçbir şey öğrenmesini sağlamaz. Çocuk ihtiyaç ve istek ayrımını öğrenmez. Bu da ileride bağımlılık riskini artırır" şeklinde konuştu. Çocukların finansal bilinç kazanmasının erken yaşta başlaması gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Tarhan, "Çocuğa küçük yaştan bütçe yönetimi öğretilmeli. Kolay elde etmemeli, isteklerini ertelemeyi öğrenmeli. Anne babaların 'çocuğumdan daha mı önemli' diyerek her dediğini yapması en büyük hatadır. Çocuk mutlu edilmek için değil, hayata hazırlanmak için yetiştirilir. Anne baba olmadığında da kendi gemisinin kaptanı olabilmeli" ifadesinde bulundu.

MARKA TUZAĞINA DİKKAT!
Prof. Dr. Tarhan, çocukların marka ve statü tuzaklarına kolay düşebildiğini belirterek, paranın yalnızca bir takas aracı değil aynı zamanda bir psikolojik sembol olduğunu vurguladı. Tarhan, çocukluktan itibaren öğrenilmesi gereken "doyum erteleme" becerisinin hem finansal hem de duygusal sermaye yönetiminde kritik olduğunu vurguladı. Paranın bir güç olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tarhan, ancak yaşamın merkezine oturduğunda insanı esir alacağını vurguladı ve "Para bizi özgürleştiren bir güç olabilir ama hayatın merkezinde olmamalı. Araç olmalı, kolaylaştırmalı, kimseye muhtaç etmemeli. Ama açık pozisyonlarla borçlanarak yaşayan bir kişi uykularını kaybeder, tüm birikimlerini riske atar" ifadesinde bulundu. Şirketlerde bütçe yönetimine de değinen Prof. Dr. Tarhan "Bağımsız denetçiler şirketlerin israf edip etmediğini kontrol eder. Çünkü tasarruf ve verimlilik esastır. Verimlilik işi doğru yapmaktır" dedi.

ALIŞVERİŞ BAĞIMLISI OLMAYIN
Para harcama alışkanlıklarına da değinen Prof. Dr. Tarhan, "Birincisi, ihtiyacım olmayan şeyi mi arzuluyorum? İkincisi, sahip olduklarımla tatmin oluyor muyum? Bu sorulara 'hayır' cevabı çıkıyorsa kişi yanlış yoldadır. İhtiyaç dışı harcama suçluluk doğurur, tatminsizlik ise sürekli daha fazlasını istemeye sürükler. Bu durum alışveriş bağımlılığına kadar gider" dedi. Prof. Dr. Tarhan, yeterli gelir elde eden insanların özgür hissettiğini ifade ederek, "Başarılı hissetmek, güçlü hissetmek, statü sahibi olduğunu hissetmek için para insana özgürleşme hissi verir. Kişi temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyorsa, kimseye muhtaç olmuyorsa özgür hisseder. Ama borçlanarak yaşamaya başlarsa bu kez kaybetme korkusu hayatını esir alır" diye konuştu.KREDİ KARTI, BORCU UNUTTURUR
Günümüz insanının çoğunlukla somut hazza yöneldiğini belirten Prof. Dr. Tarhan, "İnsan somut hazla soyut tatminin ayrımını yapamıyor. Kredi kartıyla alışveriş yapıyorsun, o anda paranın çıkışını hissetmiyorsun. Anlık bir haz yaşanıyor ama ilerideki borç düşünülmüyor. Halbuki kişi soyut tatmini öğrenirse, yani bugünkü harcamayı erteleyip gelecekteki hedefi için biriktirirse, somut duygular yerine soyut duygularını yönetmeyi başarır" dedi.
- Popüler Haberler -
 
                                                        İETT otobüsünde dehşet: Bıçaklı kavgada kan aktı
 
                                                        İzmirlilerin ''su'' çilesi sürüyor! Kesintilerin süresi uzatıldı
 
                                                        Gebze'de yürek burkan hikaye... Yeni evlerine taşınmaya 2 ayları kalmıştı
 
                                                        Gebze'deki felaketin altında ne var? Sismik ölçüm ile inceleme yapılıyor
 
                                                        Grand Kartal'ın sahibi Halit Ergül: Büyük çaplı olay olabileceğini asla düşünemedim
 
                                                Binada termosifon patladı! Baba ve oğul ölümden döndü
 
                                                 
             
                             
                                         
                                         
                                         
                                                


