Sora 2'nin yapay zekası ölü ünlüleri taklit ediyor, aileler tepkili!

Sora 2'nin piyasaya sürülmesiyle birlikte, yapay zeka teknolojisinin sınırları bir kez daha tartışma konusu oldu. Özellikle ölü ünlülerin dijital olarak yeniden canlandırılması, hem etik hem de hukuki açıdan önemli soruları gündeme getirdi. Bu gelişme, kamuoyunda büyük bir yankı uyandırırken, aileler ve uzmanlar yapay zekanın sınırlarını ve sorumluluklarını sorgulamaya başladı.

Yapay zekanın ölü ünlüler üzerindeki etkisi

Sora 2, metin tabanlı komutlarla hiperrealistik videolar üretebilen gelişmiş bir yapay zeka sistemi olarak dikkat çekiyor. Bu teknoloji sayesinde Robin Williams, Martin Luther King Jr. ve Winston Churchill gibi tarihe mal olmuş isimler, dijital avatarlar olarak tekrar karşımıza çıkıyor. Ancak bu videoların, ailelerin veya mirasçıların izni olmadan hazırlanması ciddi tepkilere yol açtı. Özellikle Robin Williams'ın kızı Zelda Williams, babasının dijital olarak taklit edilmesine karşı kamuoyuna açık bir çağrıda bulunarak, bu tür içeriklerin kendisine gönderilmemesini istedi. Sora 2'nin sunduğu bu yeni imkan, sadece eğlence amaçlı kullanılmakla kalmıyor; aynı zamanda kişisel anıların ve toplumsal hafızanın da zarar görmesine yol açabiliyor.

OpenAI ve etik sorumluluklar

Gelen tepkiler üzerine OpenAI, Sora 2'nin kullanımına ilişkin bazı kısıtlamalar getirmek zorunda kaldı. Şirket, ailelerin veya mirasçıların talebi doğrultusunda, yakınlarının dijital videolarda kullanılmasını engelleme sözü verdi. Ayrıca, Martin Luther King Jr. gibi bazı önemli figürlerin yapay zeka ile yeniden canlandırılmasını yasakladı. Bu adımlar, ölüm sonrası rızanın hukuki olarak henüz netleşmemiş olması nedeniyle geçici bir çözüm olarak görülüyor. Ancak uzmanlar, bu konunun kısa sürede daha kapsamlı bir hukuki meseleye dönüşebileceği konusunda hemfikir. Sora 2'nin etik sınırları zorlaması, yapay zekanın gelecekte hangi alanlarda ve nasıl kullanılacağına dair yeni tartışmaların da önünü açıyor.

Gerçek ile kurgu arasındaki çizgi bulanıklaşıyor

Sora 2'nin en çok eleştirilen yönlerinden biri, ürettiği videoların gerçekçilik derecesi. Bazı içerikler, izleyiciler tarafından tarihi belgeler kadar inandırıcı bulunabiliyor. Videolarda kullanılan mizahi ton ve özenli sahneleme, gerçek ile kurgu arasındaki sınırları daha da belirsizleştiriyor. Bu durum, dijital içeriklerin toplum üzerindeki etkisini ve bilgi kirliliği riskini artırıyor. Ayrıca, yapay zeka ile üretilen videolarda kullanılan dijital filigranlar, içeriklerin yapay olduğunu belirtse de, birçok kullanıcı bu işaretleri üçüncü taraf yazılımlar aracılığıyla kaldırmanın yollarını bulabiliyor. Bu da, Sora 2'nin sunduğu güvenlik önlemlerinin yeterliliğini tartışmaya açıyor.