ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Starlink ve diğer uydularla dolan yörüngede çarpışma alarmı

Halil İbrahim Akgül - | Son Güncelleme Tarihi:
Starlink ve diğer uydularla dolan yörüngede çarpışma alarmı

Düşük Dünya yörüngesindeki uydu yoğunluğu, CRASH Saati adı verilen yeni bir göstergeyle dikkat çekici seviyelere ulaştı. Bilim insanları, çarpışma riskinin giderek arttığına ve mevcut önlemlerin yetersiz kalabileceğine işaret ediyor.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Düşük Dünya yörüngesinde faaliyet gösteren uydu sayısı her geçen yıl hızlı bir şekilde artarken, bilim insanları bu kalabalığın ciddi riskler doğurduğuna dikkat çekiyor. Son olarak gündeme gelen CRASH Saati göstergesi, yörüngedeki çarpışma riskinin ne kadar kritik bir noktaya geldiğini ortaya koyuyor. Özellikle Starlink gibi mega takımyıldız projeleriyle birlikte, uzayda yaşanabilecek olası çarpışmalar ve bunun sonucunda ortaya çıkabilecek uzay enkazı tehlikesi, uzmanlar tarafından yakından izleniyor. CRASH Saati, uydu çarpışmalarının ne kadar kısa sürede gerçekleşebileceğine dair somut bir ölçüt sunarak, düşük Dünya yörüngesindeki mevcut duruma dair önemli bir uyarı niteliği taşıyor.

CRASH saati nedir ve neden önemli?

CRASH Saati, tam adıyla Çarpışma Gerçekleşmesi ve Önemli Zarar Saati, düşük Dünya yörüngesindeki uydu çarpışmalarının ne kadar sürede yaşanabileceğini öngören yeni bir ana çevresel gösterge olarak tanımlanıyor. Bu gösterge, çarpışma önleme sistemlerinin devre dışı kalması veya durum farkındalığının yitirilmesi halinde, felaket boyutunda bir çarpışmanın ne kadar sürede gerçekleşebileceğini hesaplıyor. Son verilere göre, CRASH Saati şu anda yalnızca 2,8 gün olarak ölçüldü. Bu süre, 2018 yılında mega takımyıldız fırlatmaları başlamadan önce 121 gündü. Aradaki bu dramatik düşüş, yörüngedeki uydu yoğunluğunun ve çarpışma riskinin ne kadar hızlı arttığını açıkça gösteriyor. CRASH Saati'nin bu kadar kısa bir süreye inmesi, özellikle Starlink gibi büyük uydu ağlarının devreye girmesiyle doğrudan bağlantılı. Bilim insanları, bu göstergenin yörüngedeki mevcut riskleri daha iyi anlamak ve önlem almak için önemli bir araç olduğunu belirtiyor.

Uydu çarpışma riski ve artan yörünge trafiği

Düşük Dünya yörüngesindeki uydu trafiği, her geçen yıl artan bir hızla büyüyor. Özellikle SpaceX'in Starlink projesiyle birlikte, binlerce yeni uydu yörüngeye gönderildi. Bu durum, çarpışma önleme manevralarının da giderek daha sık yapılmasını zorunlu kılıyor. Temmuz ayında SpaceX tarafından yayımlanan bir raporda, Starlink uydularının bir yıl boyunca gerçekleştirdiği manevra sayıları dikkat çekti. Birinci nesil Starlink uyduları yılda ortalama 37 manevra yaparken, ikinci nesil uydularda bu sayı 44'e yükseldi. CRASH Saati makalesinin yazarları, bu verileri tüm takımyıldız üzerinden değerlendirdiğinde, her 1,8 dakikada bir çarpışma önleme manevrası yapıldığını ortaya koydu. Bu da yörüngedeki yoğunluğun ne kadar kritik bir seviyeye ulaştığını gösteriyor. SpaceX, çarpışma olasılığı 10 milyonda 3'ü aştığında kaçınma manevrası uyguladıklarını belirtirken, bu oran endüstri standardının çok üzerinde bir hassasiyete işaret ediyor. Ancak uzmanlar, bu kadar sık yapılan manevraların sürdürülebilirliği ve sistemlerin her zaman kusursuz çalışıp çalışmayacağı konusunda endişeli.

Kessler sendromu ve gelecekteki riskler

CRASH Saati göstergesinin ortaya koyduğu riskler, Kessler Sendromu olarak bilinen teorik senaryoyu da yeniden gündeme taşıdı. Kessler Sendromu, yörüngede gerçekleşen çarpışmaların zincirleme bir şekilde daha fazla enkaz oluşturmasına ve bazı yörünge bölgelerinin tamamen kullanılamaz hale gelmesine yol açabileceğini öngörüyor. CRASH Saati'nin kısa sürelere inmesi, büyük bir güneş fırtınası ya da çarpışma önleme sistemlerinde yaşanacak bir arıza halinde, yörüngedeki durumun çok hızlı bir şekilde kötüleşebileceğini gösteriyor. Bilim insanları, mevcut çarpışma önleme sistemlerinin her zaman mükemmel çalışmayabileceğine dikkat çekiyor ve bu nedenle riskin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle Starlink gibi büyük uydu ağlarının yörüngede rastgele konumlanması ve her iki dakikada bir manevra gereksinimi, sistemin ne kadar kırılgan olduğunu ortaya koyuyor.

Uzayda sürdürülebilirlik ve alınması gereken önlemler

Artan uydu sayısı ve çarpışma riski, yalnızca uzayda değil, Dünya üzerindeki yaşamı da etkileyebilecek sonuçlar doğurabilir. CRASH Saati'nin işaret ettiği tehlikeler arasında, astronomik gözlemlerin kesintiye uğraması, üst atmosferde kirliliğin artması ve yeryüzüne düşen enkaz riskinin yükselmesi bulunuyor. Uzmanlar, düşük Dünya yörüngesinin sürdürülebilir şekilde kullanılabilmesi için mevcut yaklaşımların gözden geçirilmesi ve daha sıkı önlemler alınması gerektiğini savunuyor. CRASH Saati, bu anlamda hem bir uyarı hem de bir eylem çağrısı olarak değerlendiriliyor. Bilim insanları, yörüngedeki mevcut stresin azaltılması ve çarpışma riskinin kontrol altına alınması için uluslararası iş birliği ve yeni düzenlemelerin şart olduğunu belirtiyor.

Sonuç olarak, CRASH Saati göstergesi, düşük Dünya yörüngesindeki çarpışma riskinin ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor. Artan uydu trafiği ve yetersiz önlemler, yakın gelecekte uzayda yaşanabilecek felaketlerin habercisi olabilir. Bu nedenle, uzayda sürdürülebilirlik ve güvenlik için acil adımlar atılması büyük önem taşıyor.


Etiketler:
crash saati düşük dünya yörüngesi uydu çarpışma riski uzay enkazı starlink