ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Princeton araştırması ortaya koydu! Uydu altyapımız tehlikede

Hüseyin Cihad Önal - | Son Güncelleme Tarihi:
Princeton araştırması ortaya koydu! Uydu altyapımız tehlikede

Princeton Üniversitesi'nden araştırmacılar, güneş fırtınası durumunda Dünya'nın uydu mega-takımyıldız sisteminin kontrol kaybı sonrasında yaklaşık 2,8 gün içinde zincirleme çarpışmalarla çöküp yok olabileceğini uyarıyor. Sistem arızalanırsa, uydu altyapısının tamamen işlevsiz hale gelmesi kaçınılmaz olacak.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Dünya yörüngesinde faaliyet gösteren uydu mega-takımyıldız sisteminin, yoğun bir güneş fırtınası sırasında kontrol kaybı durumunda felaket niteliğinde bir çöküşle karşı karşıya kalabileceği ortaya çıktı. Princeton Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Sarah Thiele ve araştırma ekibi tarafından hazırlanan yeni bir çalışma, bu uydu ağının ne kadar kırılgan olduğunu ve güneş fırtınalarının ne tür tehditler oluşturabileceğini detaylı biçimde analiz etti.

Yörüngede artan tehlike: Uydu yoğunluğu ve çarpışma riski

Alçak Dünya yörüngesi son derece yoğun bir şekilde doldurulmuş durumdadır. Burada çalışan binlerce uydu, her 22 saniyede bir birbirlerine tehlikeli derecede yaklaşmaktadır. Bu "yakın yaklaşım" olayları, uyduların birbirlerinden bir kilometreden daha az mesafede geçmesi anlamına gelmektedir. Mevcut durumda, Dünya'daki operatörler bu uyduları uzaktan yöneterek aralarındaki çarpışmaları önlemek için sürekli manevra komutları göndermektedir. Ancak bu sistem, belirli koşullarda ciddi risklerle karşı karşıya kalmaktadır.

Güneş fırtınasının uydu sistemine etkisi ve kontrol kaybı senaryosu

Güneş fırtınaları, uydu sistemine birden fazla şekilde zarar verebilmektedir. Bu fırtınalar, uyduların üzerindeki atmosferik sürüklenmeyi önemli ölçüde artırarak onları birbirlerine çarpma yoluna sokmaktadır. Böyle bir durumda, operatörler kaçınma manevraları gerçekleştirmek zorunda kalmaktadırlar. Ancak araştırmacıların tespit ettiği daha ciddi sorun, güneş fırtınalarının uydu sisteminin navigasyon ve iletişim altyapısını doğrudan etkileyebilmesidir. Eğer bu sistemler arızalanırsa, operatörler uyduları kontrol edemez hale gelecektir.

Kontrol kaybı yaşandığında, güneş fırtınasından kaynaklanan sürüklenme uyduları kaçınılmaz olarak tehlikeli bir duruma sokacak ve ani bir felaketi tetikleyecektir. Araştırmacılar, yeni bir metrik olan "Çarpışma Gerçekleşmesi ve Önemli Zarar (CRASH) Saati" kullanarak hesaplamalar yaptılar. Sonuçlar endişe vericidir: operatörlerin kaçınma manevraları için komut gönderemediği durumda, yaklaşık 2,8 gün içinde felaket niteliğinde bir çarpışmanın meydana geleceği hesaplanmıştır.

Kessler Sendromu tehdidi ve uydu altyapısının yok olması

Bu istatistik, Haziran 2025 yılı için geçerli olup, durumun ne kadar hızlı kötüleştiğini göstermektedir. 2018 yılında aynı hesaplama yapıldığında, bu sürenin 121 gün olduğu belirtilmişti. Yani yedi yıl içinde uydu yoğunluğu o kadar artmıştır ki, felaket riski 43 kat daha hızlı gerçekleşebilir hale gelmiştir. Operatörler sadece 24 saat boyunca kontrol kaybı yaşarsa bile, Kessler Sendromu olarak bilinen zincirleme reaksiyona yol açabilecek bir çarpışma meydana gelme ihtimali yüzde 30'dur. Kessler Sendromu, yörüngenin enkaz bulutuyla dolmasını, uyduların çalışmaz hale gelmesini ve yeni uyduların fırlatılmasının engellenmesini anlamına gelmektedir.

Gerçek zamanlı müdahale gerekliliği ve sistem çöküşünün sonuçları

Bir güneş fırtınasına karşı etkili bir yanıt vermek, uyduları ayakta ve güvende tutmak için gerçek zamanlı eylem gerektirecektir. Operatörlerin hızlı karar alması ve anında manevra komutları göndermesi zorunlu olacaktır. Ancak uydu sistemi çöküşe uğrarsa, onu düzeltmek için açılan pencere son derece dar olacaktır. Bu pencereyi kaçırmak, takımyıldızının bir iskambil destesi gibi çökmesiyle sonuçlanacaktır. Araştırmacılar, 1859 yılının Carrington Olayı kadar yoğun bir güneş fırtınasının çarpması durumunda, insanların uyduları üç günden fazla kontrol edemeyeceğini ve sonunda tüm uydu altyapısını yok edeceğini belirtmişlerdir.

Bu bulgular, Dünya'nın uzay altyapısının ne kadar kırılgan olduğunu ve güneş fırtınası gibi doğal felaketlere karşı ne kadar savunmasız bulunduğunu göstermektedir. Uydu sisteminin çöküşü, haberleşme, navigasyon, hava tahmini ve birçok diğer kritik hizmetin kesintiye uğramasına neden olacaktır. Bu nedenle, uydu operatörleri ve uzay ajansları, bu tür acil durumlar için daha güçlü koruma sistemleri ve yedekli kontrol mekanizmaları geliştirmeye ihtiyaç duymaktadır.


Etiketler:
uydu sistemi güneş fırtınası uzay felaket Kessler Sendromu uydu çarpışması