ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

İran Dışişleri Bakanı Arakçi: İran'ı ABD askeri saldırganlığına ve İsrail'in saldırılarına karşı koruyacağız

AA - | Son Güncelleme Tarihi:
İran Dışişleri Bakanı Arakçi: İran'ı ABD askeri saldırganlığına ve İsrail'in saldırılarına karşı koruyacağız

İstanbul'da konuşan İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, "İran en güçlü şekilde ABD'nin saldırgan askeri operasyonunu kınamaktadır. İran'ı sadece ABD askeri saldırganlığına karşı değil İsrail'in saldırılarına karşı da koruyacağız." dedi. Arakçi, "Erdoğan ile dün verimli bir görüşme yaptık. ABD'nin bu düşmanlığını önlemek için Türkiye kesin bir biçimde İsrail'in bu saldırılarını kınadı." ifadelerini kullandı.

Kapat

HABERİN DEVAMI

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini hedef alan saldırısına ilişkin, "İran İslam Cumhuriyeti, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik acımasız askeri saldırısını en güçlü şekilde kınamaktadır." dedi.

Arakçi, İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Konseyi (DBK) 51. Oturumu kapsamında düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

ABD güçlerinin aniden İran nükleer tesislerine yönelik saldırısıyla karşı karşıya kaldıklarını belirten Arakçi, "İran İslam Cumhuriyeti, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik acımasız askeri saldırısını en güçlü şekilde kınamaktadır." dedi.

Arakçi, ülkesinin "her tür aracı kullanarak" halkının egemenliğini, topraklarını ve güvenliğini korumaya devam edeceği mesajını vererek, "İran'ı sadece ABD askeri saldırganlığına karşı değil İsrail'in yasa tanımayan saldırılarına karşı da koruyacağız." ifadesini kullandı.

Arakçi, şunları kaydetti:

"Yine (İran'ın) Birleşmiş Milletler Şartı ve ilgili maddeleri çerçevesinde yasal bir biçimde, meşru bir biçimde kendini koruma hakkı vardır ve İran bu çerçevede güvenliğini ve güvenlikle ilgili çıkarlarını ve halkını korumak için her türlü tedbiri alacaktır."

"ÜLKEMİZ, BİR SALDIRI ALTINDA"

Arakçi, diplomasi kapısının her zaman açık tutulması gerektiğini söyleyerek, "Ancak şu anda durum bu değil. Ülkemiz, bir saldırı altında, bir saldırgan tutumla karşı karşıya ve bizim buna kendimizi koruma hakkımız çerçevesinde cevap vermemiz gerekiyor ve biz bunu ihtiyaç duyduğumuz oranda ve gerekli olduğu oranda yapmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Rusya'nın tutumuna ilişkin soruya yanıt veren Arakçi, "Ben bu öğleden sonra Moskova'ya gidiyorum. Yarın sabah Başkan Putin'le (Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin) bir toplantım olacak. Rusya, İran'ın dostudur. Stratejik bir ortaklık var iki ülke arasında. Her zaman birbirimize danışıyoruz, pozisyonlarımızı koordine ediyoruz." diye konuştu.

"ÖNÜMÜZDE BİR DİZİ SEÇENEK VAR"

Arakçi, ABD ve İsrail'in nükleer tesislere saldırılarına ilişkin, "Bence burada diplomasi taraftarı olmadıklarını kanıtladılar ve sadece tehdit ve güç dilinden anladıklarını gösterdiler ve bu çok üzücü bir durum." ifadelerini kullandı.

Müzakerelere ilişkin soruya Arakçi, "Burada İran'a 'Diplomasiye geri dön' çağrısında bulunmanın aslında şu anda çok bir anlamı yok çünkü biz zaten diplomatik sürecin ortasındaydık. ABD ile müzakereleri sürdürüyorduk." yanıtını verdi.

Arakçi, ABD'nin saldırısına karşı ne yapacaklarının sorulması üzerine, "Önümüzde bir dizi seçenek var. Bu kadar söyleyeceğim." diye konuştu.

"BM ŞARTI, ULUSLARARASI HUKUK VE TEMEL İLKELER İHLAL EDİLMİŞTİR"

Bakan Arakçi, Cenevre'de İran ile Fransa, İngiltere ve Almanya (E3) dışişleri bakanları ve AB Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas arasındaki toplantıdan geldiğini belirterek, İstanbul'da son derece verimli toplantılar gerçekleştirdiğini söyledi.

İstanbul'da mevkidaşlarıyla farklı inisiyatif ve fikirleri değerlendirdiklerini anlatan Arakçi, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere saldırısına ilişkin, "Bu, son derece acı ve daha önce hiç görülmeyen bir ihlaldir. BM Şartı, uluslararası hukuk ve temel ilkeler ihlal edilmiştir. Bu konuda Washington'daki kanunsuz ve kanun tanımayan idare, tek başına bu tehlikeli sonuçlardan sorumludur. Bu saldırgan tutumun sonuçlarından da ABD idaresi sorumlu olacaktır." dedi.

Arakçi, bir BM üyesinin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine yönelik saldırının "soykırım uygulayan rejimle" birlikte düzenlendiğine işaret ederek, "Burada bir kez daha ABD tarafının İran'ın barışçıl halkına karşı duyduğu düşmanca düşünceyi ve fikirleri ortaya koymuştur." diye konuştu.

Ülkesinin hiçbir şekilde egemenliklerinden vazgeçmeyeceğini vurgulayan Arakçi, "İran İslam Cumhuriyeti, İran'ın topraklarını, egemenliğini, güvenliğini ve halkını korumaya devam edecektir." dedi.

"DİPLOMATİK BİR SONUÇ ORTAYA KOYMAK İÇİN ÇÖZÜM SÜRECİNDEYKEN DİPLOMASİYE İHANET EDEN AMERİKAN TARAFIDIR"

Arakçi, bu saldırının sadece BM Şartı'nı değil aynı zamanda ülkelerin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine karşı güç kullanımıyla ilgili maddesini de ihlal ettiğini dile getirdi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ABD'nin İran'daki nükleer tesislere saldırısını kınadığını aktaran Arakçi, "ABD'nin daimi üyesi olduğu BM Güvenlik Konseyinin bu konudaki küresel kitle imha silahlarından arındırma rejimine yapmış olduğu ihlal ne kadar vahimdir? Bunu kelimeler ifade edemez." diye konuştu.

Arakçi, uluslararası hukukun bu ihlali karşısında "acil ve kararlı" faaliyete geçirilmesi için BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansına (UAEA) ve diğer uluslararası kuruluşlara çağrıda bulundu.

BM Güvenlik Konseyinin ABD'nin "saldırgan tutumu" nedeniyle Washington yönetimini kınaması ve uluslararası hukukun ihlalinden sorumlu tutması gerektiğine işaret eden Arakçi, "Bu tür bir saldırganlık karşısında sessiz kalmak, dünyayı daha önce hiç görmediğimiz bir tehlike ve kaos seviyesine getirecektir." ifadesini kullandı.

Arakçi, "UAEA'nın ve direktörünün bu savaşı destekleyen taraflarla ilgili olarak sunduğumuz kanıtları incelemesi gerekmektedir. Bu konudaki kanıtlar, şimdi çok daha vahim hale geldi. Biz, UAEA'nın yönetim kurulunun acilen toplanması ve hukuki sorumluluğunu yerine getirerek bu tehlikeli ABD saldırısıyla ilgili değerlendirme yapmasını talep etmekteyiz." diye konuştu.

Ülkesindeki tüm nükleer çalışmaların UAEA'nın kontrolü çerçevesinde gerçekleştirildiğinin altının çizen Arakçi, şu değerlendirmede bulundu:

"Dünya şunu unutmamalı: Diplomatik bir sonuç ortaya koymak için çözüm sürecindeyken diplomasiye ihanet eden Amerikan tarafıdır. Siyonist rejimi destekleyerek bu yasa dışı savaşı desteklemektedir. Bu tür kötü tutumlar yetmemiş olacak ki ABD, şimdi çok daha tehlikeli bir askeri operasyona girişti ve İran halkına karşı bir operasyon gerçekleştiriyor. Bunu yaparken Amerikan idaresinin sonuçlarda tek ve tam kapsamlı sorumluluğunun olduğunu ifade etmek istiyorum."

"(ABD) ŞU ANA KADAR İHLAL ETMEDİKLERİ HİÇBİR KIRMIZI ÇİZGİ YOK"

Arakçi, saldırılarda ülkesinde ne kadar hasar oluştuğuyla ilgili kesin bilginin bulunmadığını, bunun önemli olmadığını, nükleer tesislere saldırının "affedilemez" uluslararası hukuk ihlali olduğunu ve mutlaka kınanması gerektiğini vurguladı.

Mevkidaşlarıyla geçmişte yaptığı görüşmelerde muhataplarının endişeli olduğunu kaydeden Arakçi, İsrail'in saldırgan tutumuna karşı son vermek için desteklerini ifade ettiklerini söyledi.

Arakçi, ülkesinin diplomatik sürecin zaten içinde olduğunu ancak askeri saldırıya uğradığını vurgulayarak, ABD'yi diplomasi ve müzakereye ihanet etmekle suçladı.

ABD'nin herhangi bir uluslararası hukuk kuralına saygı duymadığını söyleyen Arakçi, "Şu ana kadar ihlal etmedikleri hiçbir kırmızı çizgi yok. En sonu ve en tehlikelisi ise dün akşam gerçekleşti. Son derece önemli bir kırmızı çizgiyi geçmiş oldular, bir nükleer tesise saldırarak. Ben artık diplomasi için geriye ne kadar alan kaldı, bilmiyorum." dedi.

Arakçi, BM şartlarına hasar verildiğini belirterek, diplomasi için ne kadar alan kaldığını görmeye çalışarak karar vereceklerini dile getirdi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'ın barışı kabul etmesi gerektiği yoksa gelecekteki saldırıların daha büyük olacağı yönündeki ifadelerine ilişkin Arakçi, bunun net bir tehdit olduğunu, ülkesinin yanlış bir şey yapmadığını ve tüm uluslararası toplumun buna yanıt vermesi gerektiğini söyledi.

Arakçi, ülkesinin nükleer programına ilişkin suçlamaların yanlış ve hatalı olduğuna işaret ederek, "Yanlış ve hatalı bir suçlamadan dolayı İran'ın nükleer silah arayışında olduğuyla ilgili haksız suçlamayla ilgili olarak neden İran bedel ödüyor? Biz 20 yıldır bu programımızın barışçıl olduğunu ve barışçıl kalacağını göstermeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Konuyla ilgili geçmişte yürütülen müzakereler ve anlaşmaya değinen Arakçi, ABD'nin bundan çekildiğini ve ülkesini tehdit etmeye başladığını söyledi.

"(ABD'Yİ) ULUSLARARASI TOPLUM KINAMALI"

Arakçi, ABD-İran nükleer müzakerelerine atıfta bulunarak, tekrar saldırıya uğradıklarını ve bunda önce İsrail'in kullanıldığını, sonra ise ABD'nin bizzat saldırdığını dile getirdi.

Bakan Arakçi, "Şimdi de bizi daha fazla saldırıyla tehdit ediyorlar. Dolayısıyla bu, İran'a kalmış bir şey değil. Uluslararası toplumun bunu kınaması, bunu önlemesi gerekiyor. Aksi takdirde uluslararası hukukun ve dünyanın güvenliğiyle ilgili olarak söylenecek bir şey kalmaz. (Birleşmiş Milletler) Güvenlik Konseyi, burada bir rol oynamalı, sorumluluğunu yerine getirmeli ve bu tür bir tehdidi kınamalı, önlemeli." diye konuştu.

Arakçi, ülkesinin kendi çıkarlarını, toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve halkını savunacağı mesajını vererek, İran halkının, adaletsizliği anladığını ve saldırıya karşı dik durduğunu söyledi.

İran'ın nükleer bir süper gücün saldırısı altında olduğuna dikkati çeken Arakçi, bazı Batılı ülkelerin İsrail'e desteğine ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in "Bu, İsrail'in hepimiz için yaptığı kirli iş." ifadesine ilişkin şunları kaydetti:

"Alman Şansölyesi'nin de ifade ettiği gibi İsrail'in kirli, pis bir işi yapıyor olması çok üzücü. Bir taraftan da bu kirli, pis işi destekliyorlar. Bu, utanç verici. İsrail'in pis bir iş yaptığını biliyorlar ve destekliyorlar. İsrail'e bunu yapması için her hakkı tanıyorlar, buna İsrail'in 'kendini savunması' diyorlar. Bu, gerçekten utanç verici."

İran'ın Rusya'yla olan ilişkilerinin sorulması üzerine Arakçi, Rusya'nın İran nükleer programının bir katılımcısı olduğunu ve her zaman nükleer müzakerelerin bir tarafı olduğunu belirtti.

Arakçi, son aylarda ABD ile müzakere ederken her zaman Rusya'ya son gelişmeleri aktardıklarını ve Rusya ile bilgi paylaştıklarını belirterek, bu ülkeyle çalışmaya devam edeceklerini dile getirdi.

Rusya'nın aynı zamanda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin daimi üyesi olduğunu ve Çin ile Güvenlik Konseyi'ne bir karar taslağı hazırlığı yaptıklarını kaydeden Arakçi, Çin ve Rusya ile bunun nasıl ilerlemesi gerektiği ile ilgili bir görüşme yapacaklarını söyledi.

"BÖLGEDEKİ BAZI ÜLKELER (İSRAİL SALDIRILARINI ÖNLEMEK İÇİN) ARABULUCULUK YAPMAK İSTİYOR"

Türkiye'nin İran-ABD arasında arabuluculuk rolü üstlenip üstlenemeyeceğinin sorulması üzerine Arakçi, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile çok önemli ve verimli görüşmeler yaptıklarını belirtti.

Arakçi, öte yandan İstanbul'da bazı bölge ülkeleriyle de görüşmeler yaptıklarını belirterek, "Bölgedeki bazı ülkeler, Türkiye gibi, İsrail'in, siyonist rejimin İran'a saldırılarının önüne geçmek için arabuluculuk yapmak istiyorlar. Ve sanırım bugün ben, Amerika'nın bu düşmanlığını önlemek için tekrar faaliyetlere başlayacağım. Türkiye çok kesin bir şekilde İsrail'in saldırılarını kınadı." ifadelerini kullandı.

Öte yandan İİT üye ülkelerin dışişleri bakanları çerçevesinde de İran özel oturumu yaptıklarını kaydeden Arakçi, "Türkiye zaten oturum başkanıydı. İsrail'i kınama adına çok güzel konuşması oldu ve bu saldırıların bir an önce bitmesini de istedi ve İran İslam Cumhuriyeti'nin de yanında olduğunu bildirdiler." değerlendirmesini yaptı.

"BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ASLINDA BU KONUYU BİR TEHDİT OLARAK GÖRMELİ"

Arakçi, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini hedef alan saldırısının yalnızca İran halkına yapılan bir saldırı olmadığını, aynı zamanda BM'nin de yasalarının ihlal edildiğini vurguladı.

Söz konusu saldırının Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'na (NPT) da zarar verdiğine dikkati çeken Arakçi, "ABD bu şekilde uluslararası güvenliğe ve barışa ciddi bir darbe indirmiş oldu. BM aslında bu konuyu bir tehdit olarak görmelidir. ABD'nin bu davranışı dünya barışını tehdit ediyor. Bu hem uluslararası sistemi çok ciddi çıkmaza sokmuştur hem bölgemizde ciddi sorunlar ve ıstıraplar yaratmıştır. Bu çok ciddi tehlike doğurmaktadır." diye konuştu.

Arakçi, "ABD'nin dün geceki saldırısı bir kez daha gösterdi ki İsrail siyonist rejimi İran'daki amaçlarına ulaşamamıştır ve ağır darbeler almıştır. İran'ın kahramanca savunması karşısında bir krize girmiştir ve bu kriz karşısında da ABD'den destek almıştır. Ve ABD belki de özel olarak siyonist rejimin başbakanını kurtarma amacıyla böyle bir hareketi yaptı." ifadelerine yer verdi.

Bu durumun ABD'nin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun etkisi altında olduğunu gösterdiğini kaydeden Arakçi, bunun tüm ABD halkı için utanç verici olduğunu söyledi.

"HİÇBİR ZAMAN BATI ÜLKELERİNE GÜVENMEDİK"

Arakçi, ülkelerini kahramanca savunmaya devam edeceklerini belirterek, "Silahlı kuvvetlerimiz tam olarak hazır halde. Halkımız yüksek öz güvenle ve yüksek bir psikolojiyle kendini savunmaya hazır. İranlıların aslında ulusal gururu zedelenmiştir. Ve bunu geri kazanmak için öz güvenle tam olarak kendilerini savunacaklar. Hiçbir zaman kendi hukukumuzdan, kendi şerefimizden, kendi toprağımızdan, kendi halkımızdan vazgeçmeyeceğiz." ifadelerini kullandı.

ABD'nin saldırısının ardından İran'ın seçeneklerinin ne olduğu sorulan Arakçi, "Batı ülkeleriyle müzakere ettiğimizde hiçbir zaman onlara güvenmedik. Şimdi onlara hiç güvenmememiz için daha fazla sebep var." dedi.

"BİZ ŞU ANDA NASIL BİR DİPLOMATİK ADIM ATMALIYIZ, BU KONUDA KARAR VEREMİYORUZ"

Arakçi, diplomatik yöntemlerin her zaman kullanılması gerektiğini ve açık kapı bırakılması gerektiğini söyleyerek, "Biz şu anda nasıl bir diplomatik adım atmalıyız? Kiminle bu adımı atmalıyız? Bu konuda bir karar veremiyoruz. Dolayısıyla öncelikle bizim cevabımızı bekleyeceğiz. Ve bu saldırılar sona erdiğinde bu saldırgan tutum durduğunda o zaman diplomasiye tekrar nasıl başlayabiliriz, ona karar vereceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un ABD'nin saldırısından sonra kendilerini arayıp aramadığının sorulması üzerine Arakçi, Witkoff ile daha önce dolaylı görüşmeler yaptığını, görüşmeye Umman'ın aracılık yaptığını söyledi.

Arakçi, ABD'nin saldırılarının ardından görüşmelerin durduğunu ancak başta Umman olmak üzere farklı kanallar aracılığıyla ABD'den mesajlar almaya devam ettiklerini belirterek, "ABD'nin mesajlarını bize ileten, özellikle Umman ve diğer bazı taraflar da var ve eğer gerekirse o mesajlara bu aracılar vasıtasıyla cevap veriyoruz." ifadelerini kullandı.


Etiketler:
iran dışişleri bakanı abbas erakçi abd saldırı