ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terör musibetinden kalıcı olarak kurtulmak istiyoruz

AA - | Son Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terör musibetinden kalıcı olarak kurtulmak istiyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Basketbol Gelişim Merkezi'nde düzenlenen GENÇFEST Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında ''Terörsüz Türkiye'' vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan ''Kimse kusura bakmasın, biz artık bu terör musibetinden kalıcı ve kati olarak kurtulmak istiyoruz'' dedi.

Kapat

HABERİN DEVAMI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kollarınca düzenlenen "GENÇFEST: Bir Gençlik Festivali" programında yaptığı konuşmada, gençlerle İstanbul'da bir araya gelmenin bahtiyarlığını yaşadığını belirterek, programı düzenleyen AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı Yusuf İbiş ve ekibini tebrik etti.

Konuşması sırasında tribünlerde açılan "Roman olur yazsam seni" ve ''Kalbimin en nazlı yerinde, yerin var derinde" pankartlarını okuyan Erdoğan, "Bu romanı bir an önce yaz ama bana göndermeyi de unutma." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik kollarında çalışmış, yüreğini ortaya koyarak mücadele veren tüm gençleri gönülden kutladığını söyledi.

Tribünde açılan "Banta, filtreye gerek yok biz hep netiz", "Zirveye hırsız değil, tarih yazmak gerek", "Trendler değişir, aşkımız değişmez" pankartlarını okuyan Erdoğan, festivalde sahne alan şarkıcılara da teşekkür etti.

"SİZ GENÇLER, TÜRKİYE'NİN AYDINLIK GELECEĞİNİ TEMSİL EDİYORSUNUZ"

Salonu dolduran gençlere teşekkür eden Erdoğan, "Enerjisiyle, coşkusuyla, heyecanıyla geleceğe dair ümitlerimizi yeşerten her bir gencimize şükranlarımı sunuyorum. Türkiye Yüzyılı'na böylesine dinamik, böylesine birikimli, böylesine ahlaklı bir gençlikle adım atmaktan iftihar ediyorum. Bu kutlu mücadelede sizlerle yol arkadaşlığı yapmaktan büyük bir onur, büyük bir mutluluk duyuyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin Türkiye'nin aydınlık geleceğini temsil ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Sizlere baktıkça çok daha büyük, güçlü, müessir ve muteber bir Türkiye görüyorum. Sizlere baktıkça dalları dünyanın dört bir ucuna uzanan köklü bir çınarın yemyeşil yapraklarını görüyorum. Size baktıkça ümidi, sevgiyi, merhameti, büyük bir medeniyetin o zengin mirasını görüyorum. Her biriniz bu ülkenin istikbalisiniz. Her biriniz bu ülkenin ümidisiniz. Her biriniz bu ülkenin parlak yarınlarısınız. Cesaretin rengi, adanmışlığın resmi, mücadelenin neferi işte sizlersiniz. Bana sizin gibi gençlerle yol yürümeyi nasip eden Rabbime binlerce kez hamdolsun. Mevla'm birliğimizi daim, kardeşliğimizi güçlü, dayanışmamızı daim eylesin."

Türk Milleti'nin de 100-200 yıldır tarih sahnesinde yer alan bir millet olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Batıdan Haçlılar geldi, doğudan Moğollar geldi. Yaktılar, yıktılar, taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmadılar ama biz vazgeçmedik. Unutmayın, Timur filleriyle, ordusuyla geldi. Anadolu'yu baştan başa istila etti, yılmadık, yıkılmadık. Şah İsmail içeriden dışarıdan vatanımızı sarstı, salladı 'eyvallah' demedik. Osmanlı Cihan devleti, Viyana önlerinden, Balkanlar'dan, Yemen'den, Afrika'dan Orta Doğu'dan çekildi. Ankara'ya kadar topraklarımızı kaybettik. 'Bittik, tükendik.' demedik, umudumuzu yitirmedik." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her fetret döneminden daha güçlü çıkıldığını anlatarak, "Her bozgundan sonra yeniden toparlandık, her seferinde küllerimizden yeniden doğduk, her seferinde daha güçlü boy verdik, filiz verdik. Her seferinde çok daha derinlere kök saldık, çılgın attık. Bakın, evladı olduğunuz bu aziz millet başka milletlere benzemez. Bizim millet olarak hafızamızda, ruhumuzda, damarlarımızda akan kanda işte o tarihin birikimi var, tecrübesi var. Bizi büyük bir millet yapan da işte o tecrübedir. Gençler, biz büyük bir milletiz. Büyük düşünen bir milletiz" diye konuştu.

Etkinliğe Arnavutluk'ta katıldığı uluslararası bir toplantının hemen ardından geldiğini kaydeden Erdoğan, "Konuşmamı yaptım ve ondan sonra gençlerle buluşmak üzere 'Allah'a ısmarladık' deyip oradan ayrıldım. Zira 'GENÇFEST' toplantım çok önemliydi. " ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her meselemizde detaylara takılan değil, fotoğrafın bütününü gören, 3-5 adım sonrasını gören, hesaplayan, planlayan, tasarlayan bir milletiz. İşte her birimiz bu noktada, bu şuura sahip olacağız. Sorun mu var? Allah'ın izniyle çözer geçeriz. Dert mi var? İnşallah devasını bulur gideriz." dedi.

Necip Fazıl Kısakürek'in Sakarya Türküsü şiirindeki "Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya, yüz üstü çok süründün ayağa kalk Sakarya" dizesini okuyan Erdoğan, "Engel mi var? Badire mi var? Biiznillah hepsini aşıp geçeriz. Hiç endişeniz olmasın, bizim kutlu yürüyüşümüzü asırlardır durduramadılar. Bundan sonra da Allah'ın izniyle durduramazlar. Bırakın başkaları detaylarda kaybolup gitsin. Biz ufka bakacağız, ufkun ötesine bakacağız." sözlerini sarf etti.

"ZULÜMLERİN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN GECEMİZİ GÜNDÜZÜMÜZE KATIYORUZ"

Gözlerinin şu anda Filistin, Gazze, Pakistan, Libya, Sudan, Somali, Afrika, Avrupa, Balkanlar ve Rusya ile Ukrayna Savaşı'nda olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aynı anda her birinde barış için, huzur için, ateşkes için, istikrarın temini için tek tek çabalıyoruz. Akan kanı durdurmak için ölümlerin, zulümlerin önüne geçmek için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. İnsani diplomasinin sancaktarlığını bugün Türkiye yapıyor. Barış diplomasisinin öncülüğünü dünyada bugün Türkiye üstleniyor. Küresel sisteme en esaslı eleştirileri, alternatif çözüm önerileriyle birlikte en net biçimde Türkiye gerçekleştiriyor. Yıldızı küresel ölçekte parlayan bir Türkiye var." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şu ifadelere yer verdi:

"Masada ve sahada güçlü bir Türkiye var. Olayları tribünden seyreden değil, yöneten, yönlendiren bir Türkiye var. Bizi on yıllar boyunca medeniyet köklerimizden koparmaya çalıştılar. Kendi kimliğimize, kendi kültürümüze, yabancılaştırmaya kalktılar. Onlara inat, kardeşlerimizle birbirimize daha sıkı sarıldık. Balkanlar'dan Afrika'ya, Türkistan'dan Avrupa'ya kurduğumuz gönül köprüleriyle mazimize sahip çıktık. Dostluğumuzu, kardeşliğimizi, dayanışmamızı bugünlere taşıdık. Şimdi ortak geleceğimizi bu kardeşlerimizle birlikte, hepimizin yararına olacak şekilde inşa ediyoruz. Ufkun ötesine bakarken elbette kendi sokağımızı ihmal etmiyoruz. İçeride cepheyi güçlendirmek için önemli adımlar atıyoruz. Kalenin içten fethedilmemesi için, millet için, memleket için, aydınlık bir gelecek için, gece gündüz koşuyor, koşturuyor, çaba sarf ediyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörün, şiddetin, terör tehdidinin olmadığı bir ülkeyi ve bölgeyi inşa etmek için yoğun gayret içerisinde olduklarını belirterek, "Bakın biz bin yıldır vatanımız olan bu topraklarda özgürce yaşayabilmek için çok çetin mücadeleler verdik. Daha ömrünün baharında fidan gibi delikanlılarımız toprağa düştü. Kadını, erkeği, genci, yaşlısı hatta çocuğuyla on binlerce canımızı terör saldırılarında kaybettik. Kahraman güvenlik kuvvetlerimiz, kahraman güvenlik korucularımız çoğu zaman en ön cephede bu ülke için, bu vatan için, hepimizin huzuru için şehit oldular, gazi oldular. Rabbim hepsinden razı olsun. Cenabıallah şehitlerimizin ruhlarını şad, mekanlarını inşallah cennet eylesin." ifadelerini kullandı.

Ekonomik açıdan da çok ağır bir faturayla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Erdoğan, "Yaklaşık 2 trilyon dolarlık bir kaynağı bu amaçla kullandık. Siyasette, demokraside, birlik ve dirliğimizde pek çok sıkıntıyla yüzleştik. Uluslararası ilişkilerde diğer konular yanında bu meseleyle de uğraşmak zorunda kaldık. Terörden dolayı kardeşliğimiz yara aldı. Terör sebebiyle kalkınma yolculuğumuz çok yavaş ilerledi. Şimdi bu musibetten ülkemizi ve milletimizi tamamen kurtarmak için çok hassas, çok kararlı adımlar atıyoruz. İnşallah hedefe ulaşıncaya kadar durmayacağız. Terörsüz Türkiye menziline mutlaka varacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütünün kendisini feshettiğini, silahları bırakacağını açıkladığında içeride bazılarının bundan rahatsız olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Yıllardır terör örgütüne tek bir eleştirel cümle dahi kurmayanlar birden örgütün kanlı geçmişini hatırladı. Ekranlarda yüzleri düşenleri mi ararsınız, köşelerinde karalar bağlayanları mı ararsınız, yarısı yalan, yarısı yanlış sözde kulis bilgileriyle fitne tüccarlığı yapanları mı ararsınız? Neredeyse terör örgütüne gidip, 'Yapmayın etmeyin, terörü bırakmayın.' diye yalvaracaklar. Neden? Çünkü bugüne kadar terörden beslendiler, nemalandılar. Boğaz'da viskilerini yudumlayıp kendilerince devrimcilik oynarken terörden kazandılar, terörden güçlendiler, terörden kendilerine iktidar ve ikbal devşirdiler.

Terör biterse beslendikleri bataklık kuruyacak. Terör biterse tezgahları dağılacak. Terör biterse istismar alanları kaybolacak. Terör biterse ideolojilerinin kumdan kaleleri yıkılacak. Terör biterse yıllarca ekmeğini yedikleri düzenleri bozulacak. Onun için feryat figan ortalığı bulandırmaya çalışıyorlar. Dahası var, 'Cumhur İttifakı bu başarıyı elde etmesin de terör devam edip gitsin.' diyecek kadar ihtiraslarının esiri olanlar var. Bugüne kadar da hep böyle yaklaştılar. 'O çözeceğine hiç çözülmesin.' dediler ve işte bugünlere geldik. Bunların kaprislerinden, hırslarından dolayı çok bedel ödedik. Şehitlerimizle ödedik, huzurumuzla ödedik, güvenliğimizle ödedik. Kimse kusura bakmasın, biz artık bu musibetten kalıcı ve kati olarak kurtulmak istiyoruz."

Türkiye'de 23 yılda yollar, köprüler, barajlar yaptıklarını ifade eden Erdoğan, konutlar inşa ettiklerini, havalimanları, okullar, üniversiteler açtıklarını, ekonomiyi katbekat büyüttüklerini, savunma sanayini şahlandırdıklarını ve daha nicesini yaptıklarını belirtti.

"İSTİYORUZ Kİ KADERİ DE KEDERİ DE BERABER GÖĞÜSLEYELİM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi en büyük eserlerini inşa ettiklerine vurgu yaparak, "Şu gördüğünüz devasa salon bizim eserimizdir bizim. Cumhur İttifakı olarak tam bir dayanışma içinde inşallah terörü bitiriyor, Türkiye'yi huzura, kardeşliğe, refaha taşıyoruz. Bu inşallah en büyük eserimiz olacak. Terörsüz Türkiye, Türkiye Yüzyılı'nın kilit taşı olacak. Bu eseri de işte siz gençlerimize hediye edeceğiz. Bugüne kadar ne yaptıysak milletimiz için, bilhassa da gençlerimiz için yaptık. Bizim yaşadığımız sıkıntıları onlar yaşamasın, bizim çektiğimiz zorlukları onlar çekmesin diye yaptık. Bu ülkenin evlatları birbirine hasım olmasın, birbirine düşman kesilmesin diye uğraştık. Türkiye daha fazla zaman kaybetmesin, insan kaybetmesin, potansiyelini daha fazla ziyan etmesin diye çırpındık. İstiyoruz ki kaderi de kederi de beraber göğüsleyelim, sevincimizi de hüznümüzü de birlikte yaşayalım." diye konuştu.

''GENÇLERİN ELİNE MOLOTOF, BALTA, SİLAH VERENLER İNŞALLAH KAYBEDECEKLER"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondakilere "Türk'üyle, Kürt'üyle, Arap'ıyla, Çerkez'iyle, Laz'ıyla, Alevisi, Sünnisiyle müşterek bir geleceği huzur içinde, güvenle kucaklamaya var mıyız?" diye sordu.

"Varız" yanıtını alan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Öyleyse biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz, kardeşiz, hep beraber Türkiye'yiz. İnşallah çok yakın bir zamanda Türkiye'yi tam 40 yıldır sırtında taşıdığı bir sıkıntıdan ilelebet kurtaracağız. Bunu da hep beraber yapacağız. El ele yapacağız, omuz omuza, kalp kalbe vererek yapacağız. Vatanımızı, milletimizi, devletimizi çok daha güçlü yarınlara el birliğiyle taşıyacağız. Bunu başardığımızda Türkiye'de artık yepyeni bir dönem başlayacak. Bu ülkenin gençlerini sarf malzemesi olarak görenler kaybedecek. Yolsuzluklarını örtmek için gençlerin arkasına saklananlar kaybedecek. Gençlere açıkça yalan söyleyenler, gençleri kışkırtanlar, gençlere sokağı adres olarak gösterenler eninde sonunda kaybedecekler. Gençlerin eline kalem, kitap, bilgisayar yerine, molotof verenler, balta verenler, silah verenler inşallah kaybedecekler. Kazanan Türkiye olacak, 86 milyon olacak, birlik ve beraberliğimiz olacak."

Yola gençlerle birlikte çıktıklarını, onlara inanıp, güvendiklerini söyleyen Erdoğan, "Daima sizin için çalıştık. Size inanmayanlar vardı, hepsini utandırdık. Sizi yok sayanlar vardı, hepsini mahcup ettik. Size yasak koyanlar vardı, hepsinin yüzünü yere eğdirdik. Siyasette, bürokraside, sivil toplum ve iş dünyasında çok daha güçlü bir şekilde yer almanızı, var olmanızı temin ettik. Üniversitelerimizin, gençlik merkezlerimizin, spor tesislerimizin, yurtlarımızın, kütüphanelerimizin sayılarını artırdık, koşullarını iyileştirdik, imkanlarını genişlettik. Kredi ve burs desteklerimizi geçmişte hiç olmadığı kadar güçlendirdik. Gençlerimiz için imkanlarımızı sonuna kadar seferber ettik." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunlarla da kalmadıklarını, pek çok sektör gibi savunma sanayini de milletin genç evlatlarına emanet ettiklerini, artık İHA'ların, SİHA'ların, Akıncı'ların, insansız hava araçlarının olduğunu anımsatarak, dünyada parmakla gösterilen seviyelere geldiklerini kaydetti.

Gençlerle ne kadar iftihar etse az olduğunu belirten Erdoğan, "Sizlere olan sevgimiz, güvenimiz, inancımız inanın kelimelerle ifade edilemeyecek kadar büyüktür. Her birinize yürekten teşekkür ediyorum. Yolu sizlerle yürümeye devam edeceğiz, geleceği gençlerle şekillendirmeyi inşallah sürdüreceğiz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda emeği geçen herkese teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını yapmak için kürsüye geldiği sırada sahnede sanatçı Ferhat Göçer, "Ayrılsak ölürüz biz" ve "Üzüm" şarkılarını söyledi.

AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı Yusuf İbiş, günün anısına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sahnede bir süre Ferhat Göçer ile Sagopa Kajmer'in şarkılarını dinledi.


Etiketler:
erdoğan gençfest cumhurbaşkanı