ANASAYFA
TV PROGRAMLARI
PROGRAMLAR
YAYIN AKIŞI
CANLI YAYIN
24 RADYO
REKLAM
İLETİŞİM VE KÜNYE


Sanki dünyanın ağası!

Belli, canına tak etmiş. Arkadaşının annesine gücü yettiğince bağırıyor sınıfın orta yerinde.

-Sınıf annesi, sanki dünyanın ağası!

Gördünüz değil mi sosyal medyadaki videoyu?

İsyanlar içinde bir minik öğrenci. Karşısındaki, nam-ı diğer 'sınıf annesi' olan öğrenci velisi hanım. Yaşlar, boylar, konumlar ayrı tellerden çalıyor ama kavga karşılıklı çetin geçiyor. 10 yaşındaki öğrenci büyük ihtimalle karşısındakinin şahsından değil, sınıf anneliği kurumunun yaşattığı sıkıntıdan mustarip.

Veli hanım, "Ben sınıf annesi olarak her şeyi bilmek zorundayım" dediğinde, berikinin isyanı tam da bu cümlelere yükseliyor: "Sınıf annesi, sanki dünyanın ağası!"

Az sonra eleştireceğim noktalarını, faili olmak pahasına söyleyeceğim; evet, seyrettim, çeşitli yönlerden de hayli etkilendim.

Bir kere haklılığına son derece güvenen bir çocuk var. İtiraz ediyor, hatta kafa tutuyor. Sesi yükseliyor ve tizleşiyor. Bir yetişkinle, hem de arkadaşının annesiyle, hem de 'sınıf annesi' denilen, öğrenci-çocuk tahayyülünde sınırı çoktan aşmış kadınla şiddetli bir tartışmaya girişiyor. Başıma iş açar mıyım endişesi yok veya anlamını yitirmiş. Çünkü ortada tahammül edilemez bir haksızlık var ve biri buna dur demeli. O, demiş.

Karşısındaki hanım, bir çocukla tartışıyor ama o da kendini fena halde kaptırmış. Çocuğun isyanı ve suçlamaları karşısında kendini müdafaa mecburiyetine düşmüş. İçinde bulunduğu vaziyetin, imkân ve şeraitini düşünmemiş. Halbuki çok nâmüsait bir mahiyet var ortada. Kontrolden çıkmıştır, saygısızlık ediyordur, haddi aşıyordur... Ne dersiniz deyin, çocuktur. Her şey de burada kilitlenir. Dil bulmak çocuğun değil, yetişkinin sorumluluğunda. Videoya bakınca avaz avaz bağıran çocuk olsa da asıl kontrolden çıkanın veli hanım olduğunu görmek zor değil.

Ve bu tartışmanın nihayetini o gün için bilmesek de, Türkiye'de resmî olmayan "sınıf anneliği" kurumunu dinamitleyen kavga olduğunu söyleyebiliriz.

Milli Eğitim Bakanlığı İl Milli Eğitim Müdürlüklerine bir yazı gönderdi ve resmiyette zaten yer olmayan, ama uygulaması mevcut durumun sonlandırılmasını istedi.

Uzun süredir sosyal medyada karikatürize edilen sınıf annesi parodilerine rastlıyorum. Şüphesiz mizaha konu olmuş tiplemeler, gerçeğin tamamını vermez. Ama kanaat şu; okul-veli-öğrenci üçgeninde koordinasyon sağlayıp, özel gün ve durumlarda aldığı inisiyatifle bu üçgen arasında yük azaltması, iletişimi kuvvetlendirmesi gereken pozisyon sahibi, kendi rolünü aşırı büyütmüş. Taraflar üzerinden kurduğu hiyerarşi ile bir otorite olduğuna inanmış ve herkesi buna inandırmaya çalışıyor. Gönüllülük esaslı durumlarda taşın altına eline koyanları tenzih ederim. Ama zor işler. Abartısı, istismarı, kendini kaptırması mümkün mü; mümkün.

Öğretmeninden velisine, okul yöneticisinden öğrencisine, diyalog kurmada yardımcı olması beklenen sınıf anneliği yapısının zaman içinde soruna dönüştüğü ortada. Bakanlık müdahalesi de bir sorunu ortadan kaldırdı. (Mı? Çünkü kimi görüşe göre zaten var olmayan ama yine de kaldırılan bu müessesenin yararlı tarafları bulunuyordu.)

Sen dertlenmeye yer arıyorsun demezseniz bir şey diyeceğim. Aslında deseniz bile diyeceğim. Ben yayınlanması suç teşkil edecek bir video vasıtası ile bir meselenin sonuç doğurmasına karşı mesafeliyim.*

Şu var ki, bu videolar olmazsa sonuç almanın ya uzun zaman aldığı ya da mümkün olamayacağı çıkmazlarının da farkındayım.

Ama asıl dertlendiğim şu; ben sosyal medyada öne çıkarılan çocukların akıbetinden hep endişe duyarım. Kullanışlıdır çünkü. İyi sonuçlar da verebilir. Ama ona neyi öğrettiğimizi, neyi meşru kıldığımız, nasıl yönlendirdiğimizi, yarına nasıl bir yetişkin hazırladığımızı, ruhi ve fiziki sağlığına nasıl dokunduğumuzu hesap etmeyiz pek.

Sözleriyle eğlenceli ve/veya irkiltici çok örnekle karşılaşıyoruz sosyal medyada. Ama figür çocuk olunca ben o görüntüyü-sözü-söylemi değil, çocuğun kendisini merak ediyorum. Acaba bugün ne yapıyor? Azarlandı mı, kahramanlaştırıldı mı? İkisinden de korkarım.

Çocuklarla ilgili çok mu korkuyorum acaba?

*İlkokullarda çekilmiş videoları (kapsamı daha geniş ama buradaki videodan hareketle) izinsiz paylaşmak, sosyal medyaya yüklemek, yaymak suçtur.


Yazarın diğer yazıları